Özkan Toksoy Şiirleri - Şair Özkan Toksoy

Özkan Toksoy

Yeni değiştirdim ruhumun çarşafını
Bir melek,kalan ömrümde beni sevmeyi teklif etti
Serin bir rüzgar eşliğinde
Gözlerinin sıcağında yanmayı...
Son durağı belki de hasret gemilerinin bu liman
Öyle olmasını istiyor gönül,deli ve darmaduman

Devamını Oku
Özkan Toksoy

Tatlı bir meltemdin sevdin bedenimi
Işıklarını kapadın bazen gözlerinin
Kalbim karanlıkta kaldı
Seni düşledim o anlarda
Parıltını
Sarmaşık misali aşkın

Devamını Oku
Özkan Toksoy

Parlak nefis bir havada
Düştüm çamurun içine
Etrafta kimse yoktu
Çitle çevrili topraklar dışında.
Göğsüme,sağıma soluma batan taşlar
Leş gibi bir üst baş

Devamını Oku
Özkan Toksoy

At kendini sonsuz sevdanın kollarına
Gerçi, her sevda,güneşin gölgesi..
Bazen,çırpınışların anlamsız kalır,büyüklüğün kuytusunda
Düşünme,koyver kendini safça,denizin ortasına....
Beklediğin yağmurlar geç kalsın aldırma
Isınmayı bekleme sonra, gün ışıdığında

Devamını Oku
Özkan Toksoy

Buzdan kaleleri eriyor mutluluğun
Keder, az önce aradı evde miyim diye
Gözlerin,dudakların bi haber benden
Üşüyorum yokluğunun ayazında...
Gözlerim yağmurlu
Nefesim ayaz

Devamını Oku
Özkan Toksoy

Denizleri özledim..
Sonbaharın kurumuş yaprakları
Ta derinlerinde gizli denizleri...
Batık bir gemi yüreğim,
O denizlerde...
Ve sensin özlediğim

Devamını Oku
Özkan Toksoy

Ateş gibiydi ellerin
Ve bütün yağmur bulutları toplanmıştı başımıza
İlk şimşek gözlerinde çaktı birden
Titriyordum hiddetinden
Sana dokunamıyor, telaşlı
Aynı zamanda uzağındaydım biraz

Devamını Oku
Özkan Toksoy

Yılgın yağmurlar içinde titriyordu kalbim
Sana gitme demek istiyordum
Islak gözlerine saklıydı Aşk
Bense,çiçekleri dağılmış bir tohumdum
Ardından bakarken...
Bir merhaba da soluklandı ruhum

Devamını Oku
Özkan Toksoy

Gönlünün pınarından içtim kana kana
Neden çiçekleri, yoktu gözlerinde
Soru sormadan akıp gidiyordun ruhuma
Deli nehirler gibiydi dudakların
Zor zaptediyordum..
Hikayeni içine saklamıştın

Devamını Oku
Özkan Toksoy

Dayalı döşeli bir mezarda
Olmayacak hayalleri kurarken
Çatırdadığını duydum tabutun
Sendin sanki gelen
Sertçe asılıyordun baltaya
Ölmemiştim henüz hissetmiştin

Devamını Oku