Özgürlüğü Aradım O Tutsak Dalgalarda

Bu gün Altı Evler’de, izler iken sahilden,
Çırpınan dalgaları gün batımına yakın.
Pek çok tatlı duygular geldi geçti kalbimden,
Hafızama üşüştü anılar akın, akın.

Çocukluğumdan beri iç içeydim denizle,
Dostluğunu hissettim mavi enginliğinde.
Biraz ayrı kalırsam koşardım özleyişle,
Hasret giderir idim engin maviliğinde.

Çırpınan dalgalarla binlerce kez söyleştim,
Bana kucak açtılar en zor zamanlarımda.
Kim bilir kaçıncı kez ölüm ile yüzleştim,
Azrail’le göz, göze geldiğim anlarımda.

Pek çok zaman sırdaşım olan o dalgalardı,
Gömdüler dertlerimi gizemli derinlere.
Sanki sırayla bir, bir ölüme koşarlardı,
Her birinin mezarı olacak sahillere.

Özgürlük rüzgarına tutsaktı o dalgalar,
Bulutların peşinden koşuşup dururdular.
Oysa aynı rüzgara tutsaktı tüm bulutlar,
Baş gözüyle bakışta özgür sanılırdılar.

Bende öyle sanarak koştum hep peşlerinden,
Kendini özgür sanan o tutsak dalgaların.
Sonra ben rüzgar oldum üfledim peşlerinden
Semada yüzüp giden kar beyaz bulutların

Poyrazla poyraz oldum estim kuzey doğudan,
Kibirleri titrettim zemheri ortasında.
Bazen da lodos olup çıkıp güney batıdan,
Benlikleri kavurdum temmuzun ortasında.

Riva’yla Kuşadası arası kumsallarda,
Kuzeyi, güneyinde her yön kertelerinde,
Ege’de, Marmara’da, Boğazın sularında;
Özgürlüğü aradım bir çok yörelerinde.

Üzerinde gezinen tutsak dalgalar gibi,
Yıllar yılı dolaştım denizin üzerinde.
Havada pike yapan beyaz martılar gibi,
Pek çok balıklar tuttum hemen her sahilinde.

Karadeniz’den poyraz hafif, hafif eserken,
Boğaz’ın sularında teknemi akışlardım,
Fil Burnu kıyısından midye çıkarır iken,
Dipteki manzarayla gönlümü nakışlardım.

Üç metrelik aynakıç teknem akış yaparken,
Hamsiler geçerlerdi birkaç kulaç derinden.
Su altı kovukları türlü gizem saklarken,
Ahtapot poz verirdi bir kayanın üstünden.

Çanakkale Boğazı, koylardaki suların
Üstünde dolaşırdı gümüşi zarganalar,
Çakıllı kıyılarda, draganalıkların
Üstünde gezinirdi yarımlık çipuralar.

Hele, hele Ege’nin cazipdar sahilleri,
Gece ve gündüzlerde mekan oldular bana.
Gönlümü uçuşturan tatlı imbat yelleri,
Tarifsiz nice haller yaşattırdılar bana.

Alaçatı Körfezi limanında izledim,
Güneşin doğuşunu buğulu seherlerde.
Sığacık Körfezi’nde med-ceziri gözledim,
Gümüş yakamozlarla süslenen gecelerde.

Gece ölü dalganın kumsalda hışırtısı,
Şu garip gönlümü hep sonsuzluğa taşırdı.
Rakkas yakamozların cilvekar pırıltısı,
Siyah asumanlardan mehtap kırpıştırırdı.

Çamaltı Tuzlası’nda teknemi demirlerdim,
Çalıbaşı Feneri bana göz kırpar iken.
Sahil Evleri’ndeki kerteleri mimlerdim,
Degaj açıklarında çapari yapar iken.

Yıldız iki-dörtlerle, gün batı üç-beşlerle,
Suda oksijen artar, balıklar coşarlardı.
İğnenin ucundaki, parıldayan yemlerle,
İğnelere takılıp, ölüme koşarlardı.

Zemheride denize girip yem çıkarırken,
Keskin ayaz tenimi kavurup yakıyordu.
Kumsaldaki yaktığım ateşte ısınırken,
Aynı karayel bana gülümser bakıyordu.

Yosunlar arasından sıçrayan tekelerle,
Söyleştim seherlerde Degaj Girintisi’nde.
Yan, yan kaçıp gizlenen utangaç yengeçlerle,
Saklambaçlar oynadım ‘topuk’ yükseltisinde.

Üç kulaç, beş kulaçta, bazen on kulaçlarda;
Çipurada, levrekte, mercanlarda aradım.
Martılar, balıkçıllar, mekeler, dalgıçlarda;
Kara yeller, poyrazlar, imbatlarda aradım.

Böylesine özgürken, özgürlüğü aradım,
Kendimden dışarıda sanıyordum ben onu.
Bu bir özgürlük değil, tutsaklıkmış anladım,
Mavi sularda değil içimde buldum onu.

Bu gerçek özgürlükmüş, değil imiş tutsaklık,
Böylece yaşamışım geçmişte harikalar.
Şimdi gönül aynama yansıyan bir parlaklık,
İle doldurur beni, o güzel hatıralar.

Dolu dolu yaşanmış o hayat parçaları,
Birleştirsem zor alır normal ömür süresi,
Böyle tatlı anlarla dolu hatıraları,
Andığım zaman olur bir gönül eğlencesi.

O geçmişle çizilmiş atiye giden yolum,
Keşke defterlerini kapattığımdan beri.
Belki de evrendeki herkesten çok mutluyum,
İç ve dış yüklerimi bıraktığımdan beri.

Sınırsız şükür olsun Sevgili Rabbim Sana,
Mazi ve atideki her hal ve durum için,
Daim eyle, her zaman ulaşalım biz buna,
O 'Sonsuz Yaşam'daki saadetimiz için…

(7. Ekim. 2006 - İzmir)