sensizliğin pençesine düştüm,
kanadı kırık kuş gibi çırpınır dururum,
ansızım gülüşün düşünce akla
unuturum birden lanet yokluğunu,
bataklıktan çekecek bir el görmüş olurum,
inanırım kara sevda efsanelerine
bil ki! yalnız değil sensizliğin
yokluğuna yokluğumu eklerim
kabımı, eleğimi asmışım
tüketmişim tüm anıları!
acı bir yutkunuş düğümler boğazımı
Tanrıyı düşün!
Ama asla onu sorgulama
Çünkü kuralları o kor, sen ise yaşarsın
Unutma sen bu hayatta sadece figüransın
Kaderini düşün!
Kuytu köşelerde fazlalıklar kuşatır beyninizi..
Fazla gelir hiçliğe sinmişcesine öylece yaşamak,
Fazladır nefes almak sebepsiz,
Sanki hiç yokmuşsun gibi var olmanın fazlalılığı acıtır..
Gidenlerin ardına saklanan gecikmiş iki çift söz çınlar hep yüreklerde..
Gidenin zaman eki önce görüne(meye) nleri yüzüne vururcasına ilk düş(ün) üşde beyine tüm gerçekliği ile sinyal verir ve söylenir o gecikmiş cümlenin en yalın hali;
'Seni sevmiştim..'
Unutmak istiyorsun amansız günahlarını,
Eritiyorsun geçmiş zamanı loş bir mum ışığında,
Beynindeki tutsaklığı belki son buluyor,
Ama hep ince bir sızı hissediliyor yüreğinde,
Sökmek istiyorsun günahlarının izini vicdanından,
Kucağın kor ateşlerle dolacak
Kime sarılsan bağrın yanacak
Senin tek gerçeğin yalan olacak
Öyle ki, kendinden kaçacaksın
Masum sevgim kalbine sığmayacak
How many times can you kill a love?
unless you realize that it is already your immortal dead,
since you left..
How many times can you leave me?
while a stillborn love in your heart..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!