Dosttan Dosta Mektuplar 3
Dostum beni şaşırttın yine
Nereden çıktı bu ayrılık böyle
Son mektubunda umut doluydun
Doğruyu bulduğunu umuyordum
Meğer akıllanmamışsın yine
Dışarıda yağmur yağıyor
Dışarıda yağmur yağıyor,
Göz yaşlarım gibi sicim, sicim.
Yağmur tipiye döndüğünde,
Kırbaçlayacak camları.
Kimi cebinde üç beş kuruşu var diye
Sanır dünyayı satın aldığını
Kimi sanır okuyup da adam olduğunu
Kimi yönetici olmuş
Neyi yönettiği belli değil
Yönetiyorum dediği yer iflas etmiş
Dediler ki
Dediler ki o terk etmiş seni
Yıkıldım soramadım nedenini
Gerçek olmamasını diledim yürekten
Meğer gerçekmiş söylenenler
O vefasızdır dediler inanmadım
Yuvadan bir yavru kuş düşer ya
Düşmanlarından bile yem uman
Yaşamı yem olarak belleyen
Ve ölümü hiç bilmeyen
Sevdadır beni yaşama bağlayan
Aşımsın, ekmeğimsin, suyumsun
Çekip Gitse midim
Çekip gitse miydim bu kentten
Acılarım kopup kalır mıydı geride
Acılarla yoğrulmuşum o şans var mı bende
Şans benim kapımı hiç çalmadı
Çıktığım gönül yolculuğunda bile
Sen sensizliğin acısını bilemezsin ki
Vefasızlık ruhunun ta.. derinlerine işlemiş
Sensiz kaç yıl geçti biliyor musun?
Anımsadın mı hiç, o geçmişteki beraberliğimizi
Mutluluktan uçtuğumuz o güzel günlerimizi.
Dün müydü yoksa sıcacık elini sım sıkı tuttuğum?
Cebimdeki yirmi beş kuruşla
Yürümeliyim o boş caddede yine
Solumda köfteciler
Sağımda Peynirci Ali’nin dükkanı
Köftecilerde
Köfte ekmek yirmi kuruş
Çok Sevdim Bu Kenti Çok
Bir özlemdi içimde Bodrumlu ya da Datçalı olmak
Aklımdan hiç geçmemişti Silivrili olmak
Torun sevgisiydi bizi Foça’dan buralara sürükleyen
Üç oğluma da yakın olmaktı özlenen
Her sabah gün doğumu düşerim yollarına bu kentin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!