‘ipinden kurtulan bir topaç dönerek düşer .,
sek-sek oyununun çizgileri içine’
. . . ,
ah canımın içi . . ,
şöyle çevirip başımı geriye .,
baksam sabahın ilk saatlerine...
göremesem bile bilirim ki
o topaç bir yerlerde hala dönmektedir bir çocuğun yüreğinde...
. . . ,
ama şimdi bütün tezgahların toplandığı o alaca saatlerdeyim
nereye saklanmıştır o güzelim sokaklar, ya o çizgiler nerede
kaç kat katran karası asfalt çekilmiştir üstlerine.,
nasıl bileyim...
sessizce yürürüm
ilk ışığının içine bin yalnızlık saklı geceye...
ama birden bir ip takılır ayağıma
daha attığım ilk adımlarda...
bu bir topaç ipidir
ve belli ki selam getirmiştir o çocuktan bana...
. . . ,
şimdi dönüp geriye şöyle gülümseyerek bir baksam
sabahın ilk saatlerine...
Kayıt Tarihi : 20.5.2020 14:01:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Cevat Çeştepe](https://www.antoloji.com/i/siir/2020/05/20/oyun-bozan-24.jpg)
En derin saygılarımla...esen kalınız her daim.
TÜM YORUMLAR (1)