belki bir gün ölüm sessizce çalar kapımı
belki de binlerce sesle gelir
ve heybesine koyup benliğimi
götürür dağlar ötesine
ama bilmez ki
yüreğimin izi kalır
binlerce yürekte...
belki bir gün ölü buluruz sevdiklerimizi
kırılır dalımız kolumuz
gözyaşıyla yıkanır yüzümüz
ama
açtığımızda gözlerimizi
şu nergis gülümser
bizim bakışlarımızla,
şu şiir kanatır içimizi
duygu seliyle...
belki bir gün
ölüm çalmadan kapımızı,
biz öldürürüz içimizde
sevdim dediklerimizi...
ağlasa da yürek
sır vermez gözyaşı
ve yutkunur boğazımızda bir şeyler
yumruklar sıkılır
vurulur duvarlara,
kanayan yürek çatlar ortadan
ve hasretlikle bir olup da ölüm
tırmalar bedenimizin duvarlarını
çaresizlik haykırır,
kin yalvarır,
insanlık utanır
ve sevgi büyür...
25.6.2010
SERAP HOCA
Kayıt Tarihi : 26.6.2010 11:24:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Düşlerdeki Kara Delik Nereden ve nasıl geldiği bilinmeyen bir karanlık, gelip ışığı böldü ve savruldu her şey bambaşka yerlere. Apayrı yerlerde yeniden kök saldı sevgi… Budur yaşamak. ---- Seninle bahçemizdeki salıncaktayız. Ben dizlerine yattım, sen incinmeyeyim diye bir küçük yastık koydun dizlerine. Laleler diktik şu köşeye. Bahçemizin duvarındaki sarmaşıklar gülümsüyor sevdamıza. Bazı bazı kovalıyor beni çocukça gülüşlerle ve damarlarındaki deli deli akan kan yönetiyor gönlünü. Gün batmak üzere. İşim var, deyip gidiyorsun.ben içeri giriyorum. O sevdiğin mumları yakıyorum tek tek. Büyülü bir hava var nefesinin olduğu her yerde. Topuzumu açıyorum, saçlarım dökülüyor omuzlarıma. Bir tıkırtı duyuyorum, arkamı döndüğümde sen, ellerindeki kır çiçekleri ile gülümsüyorsun gözlerime. Sımsıkı sarılıyoruz birbirimize. “Olacak iş mi ama o? ” demeden acıları süpürüyoruz ay ışığında. Yine bir sabah…Vakit şaşırtıyor, vakit anlamsızlaştırıyor hayatı. Plastik bir kaptaki tavuk suyuna çorbayı içerken Aşiyan tepesinden Boğaz’ın sularının serinliğini hissetmek ürpertti içini…Masaya koyduğu kitabı açtı ve hayatı okudu sessizce şairin satır aralarından. Radyodan Esmeray, “Unutama beni.” diyor, mümkün gibi unutmak. 15.12.2009 16.00 SERAP HOCA
![Serap Demirtürk](https://www.antoloji.com/i/siir/2010/06/26/oylesine-bir-soz.jpg)
Ağaç olur, habbeciğin cüzünden.
Bunun adı, 'zulüm' değil, 'mükafat'!
Güler çiçek, bu fetihin hazzından.
Hayırlı çalışmalar.
TÜM YORUMLAR (1)