Öylesine bir şiir bu benim yazmaya başladığım
Her satırı daha baştan karalamalarla dolu
Ne konusu belli ne de kaç dize kaç kıta oluşu
Sadece bir dörtlük yeter diye başlayıp
Noktayı koyduğumuzda tüm kitabı içine alan
Hadi hayırlısı
Kavganın,öfkenin,kinin ender yer bulduğu
(Arada ufak bir serzeniş olsa da! !)
sevgiye,güzelliğe,mutluluğa kapısını ardına kadar
açan şiirlerden biri
Diğer insanlar
Şiir kelimelerle oynama sanatıdır der
Şimdi ben bunu yapamıyorum diye şiir yazmamalıyım?
Sevdamı nereye anlatacağım?
Peki ya kavgamı,
Heyecanımı,
Yaşama nedenimi
yada yorgunluğumun sebebini?
Kim yazmamıştır ki nefes aldığı sürece şiir?
Hepsinin bir öyküsü var
Bazen iki-üç dize dökülmüş kalemlerden
Bazen sayfalar yüreklerden
Okuyana anlamsız
Yazan için dudak kenarında gülümseme
Gözde tek damla yaş
Yüreğinin acısı.
Hangi aşık taptığı kadına
yada
hayatının adamına
Şiirlerdeki kadar güzel anlatmıştır sevdasını?
Hangi düşünür kavgasını,davasını paylamamıştır ki şiirlerinde
Ne zaman
Hey hat! diye başlamamış mıdır
Mücadele öyküleri
Yanlış mı oldu?
Öyle bir şiir yazmak istiyorum ki
diyorum kendi kendime
Okuyan bir daha okusun
Hayatının felsefesi olsun
Desin ki ne güzel anlatmış
İşte ben böyle olmalıyım
Ama
O zaman o ben olmaz mı?
Benim sevdamı,
kavgamı,
mutluluğumu almış
beni hapsetmiş olmaz mı?
Ben kıskancımdır sevdamı vermem
Bencilimdir mutluluğum benim
Bak kavgamı açıkça yaptım
Sen beni esir edemezsin
De ki;
Sen sende kal istediğim
Öylesine bir şiir okumak
O halde
Öylesine bir şiir sana
İki çiziktirip üçte kelime oyunu olan
Felsefi yaklaşımsız
Senin benim dilimden
Benim yüreğimden
Senin yüreğine
Yolculuğa çıkan
Adı başta konmuş
Sonu noktasına kadar belli olmayan
Öylesine bir şiir işte
Noktasını bir türlü koyamadığımız,
Sevdaya,kavgaya koyamadığımız gibi....
Kayıt Tarihi : 2.1.2005 13:20:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!