Öyle severim ki
Öyle severim ki boş zamanımda dahi onu düşünürüm ona ulaşamıyorsam. Onu hayal ederim
Yanımda iken öyle sarılırım ki sanki bir daha hic sarılmayacakmış son anlarımızmış gibi tadını cıkartırım..öyle sarılırım ki kalp atışlarını hissederim.. öyle sarılırım ki mutluluk gözyaşlarımı asla göremez asla o kadar mesafe bırakmadan sarılırım sevdiğime..
Oysa ben sana hic sarılmadım sevgili bu yüzden sanıyorsun ki beni görmeden bilmeden tanımadan bu kadar sevemez..
Cünkü hayat hep sana bunu öğretti hayat sende onarılmaz bir önyargı bıraktı..sırayala bu önyargıları çürütelim
Evet seni görmedim …ama ben biliyorum ki deriyi soyduğun zaman bütün insanlar aynı organa sahip
Ve giyim kuşam boya pudra aldatıcı ve gelip gecici şeyler
Zaten bütün insanlar güzel sen güzel bakabiliyorsan..ayrıca görerek hayatına aldığın insanların ne kadarından memnunsun? ? ?
Evet şimdi gelelim seni tanımıyorum meselesine tanımak nasıldır ki.. sence nasıl bilmiyorum ama bence tanınmak kelimlerde gizli sonra bir insanı tanımak ondaki sana yeten kısımlarını garantiye almaksa bu senin eksikliğindir
Birine seni seviyorum, canım gülüm dediğinde sapık muamelesi görüyorsan zaten onun sevilmeye hazır bir kalbi yoktur bak bu bile bir insanı tanımaktır
Yada görüşelim dediğinde kacıyorsa yada ne bileyim yazdıklarını anlamıyorsa yada espirilerine gülmüyorsa o insanı tanırısın işte
Yine hayatında tanıyarak kattığın kaç insan seni üzmüyor seni mutlu ediyor gördüğün zaman ilk heyacanını koruyabiliyorsun
Sevmeye gelince
Önce sevilmesini bileceksin beklentilere girmeden bekletmeden seveceksin sevileceksin masal gibi bir aşk beklersen asla olmaz beklemeden şekle sokmadan yaşarsan anı işte yakalarsın masalı..
-
el ele doğmadık ama
el ele ölebiliriz
birlikte ağlamadık ama
birlikte gülebiliriz
şimdi hoyrat gönüllerden kurtulma zamanı
birlikte sevebiliriz..
Türküler dinlerim şarkılar söylerim …öyle bırkatın ki beni böyle kimsesiz..
her türkünün bir mısrasında her şarkının nakaratında seni buluyorum
Bütün değer yargılarıma bütün ziyan olan ömrüme inat unutamıyorum
“bir güzelin aşığıyım erenler”
“onun icin taşa tutar el beni”
“gündüz hayalimde gece düşümdesin “
işte ben böle yaşıyorum seni silip atmak ne ne mümkün senden kaçsam kendimden nasıl kaçarım
damla damla ölsem sensiz nasıl yaşarım
“ezelim sen oldun “
“ahirim sensin”
ben senden önce sevmedim sahte sevgilere kanmadım laf olsun diye yaşamadım bunca yıl seni bekledim sadece
sen ezelimdeyken haberin olmadı ama inan ahirim sensin.. ben bu yalan ve kısa dünyada ne yapayım ben seni ebedi dünyada istiyorum belki burada benim olmayacaksın ama ben seni orada istiyorum. yüce mevlam bana bunu cok görmeyecektir o biliyor ki ben seni cok sevdim.
Bende onun adaletini seviyorum.
Bütün feryadım kendi adıma değil diğer tarafta gerceği görünce burada beni nasıl yetim bıraktığını anlayacak ve üzüleceksin oysa ben senin üzülmene dayanama ki. Dayanamam…hic bir şey gözümde değil ve hic bişey istemiyorum bu hayattan ben sadece seni istiyorum
Günlerce aç kalsam açık kalsam ayazlarda donsam umrumda değil sen yanımda ol iki kişilik tabutta dahi yaşarım..
Sen yanımda ol
Dünyanın en gülçlü insanıyım hiç kimse bu kadar severken bu kadar sevdiğinden ayrı kalmayı göze alamaz. Hic kimse bu kadar severken değmeycek bir adama tercih edilmeyi kaldıramaz..
Hiç kimse kendinden bu kadar kaçan bir insanla bu kadar barışık olamaz..
İlhan KılıçKayıt Tarihi : 11.8.2009 12:41:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![İlhan Kılıç](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/08/11/oyle-severimki.jpg)
tek kelime ile muhtesem .saygilar
Ben, seni; adını bilmeden sevdim.
Ve, varlığınla gülüşünü...
Ben seni, yaşını bilmeden, gözünü-kaşını bilmeden sevdim.
Ve, yarlığa süzülüşünü.
Ben seni, sesini duymadan sevdim...
Ve duymadan nefesini.
Ben seni adını bilmeden sevdim...
Ama; sevdim!..
Üşüyüşünü sevdim...
Üşüyüşünü sevdim onüçüncü ayın ilk günü;
Gel, ısıt deyişini!..
Bekleyişini sevdim beşinci mevsimin gün bitimlerinde, bilerek gelmeyeceğimi...
Akşam alacalarının gönlüne yürüyüşünü sevdim...
Ve, kıpırtısız, karanlığa gömülüşünü sevdim.
Bir de;
Gel, ışıtdeyişini!..
Ben seni, adını bilmeden sevdim.
İhtiyacım... Cevabım...
İsimler koydum sana; bahar yelim, çiçek tarlam... Gökkuşağım, ışığım... Kuşkanadım, pembe rüyam, çiy tanem...
Seni, adını bilmeden sevince öğrendim; seni sevmek için gerekmiyordu ismini bilmem...
...Sevdim işte!
Ben, seni; yaşını bilmeden sevdim... Yani bilmeden sevdim deden yaşında mıyım, torununla akran mı!
Ben seni, gözünü-kaşını bilmeden sevdim.
Ben seni, sesini duymadan sevdim.
Ve hatta öğrenmeye korkarken, bilmeye kıyamazken seni...
...seni sevdim.
Seni sevdim.
İçime salıncaklar kurdum gönlümün ipleriyle...
Oturdun, sallayamadım; dokunurum diye korkumdan!
Dolaştın boynuma bir sarmaşık gibi; okşayamadım.
...Koklayamadım!
Dalgalarını taramamış olan parmaklarım yabancı saçlarına...
Ve hâlâ bilmiyorum, gözlerin ne renk?.. Hangi yıldızlar mahpus içinde?
Ve ben sana hâlâ seni sevdiğimi söyleyemedim!..
Ama ben seni; adını bilmeden, yaşını bilmeden... Yüzünü bilmeden, sesini bilmeden...
...seni bilmeden sevdim.
Seni, bilmeden sevdim!
Senin olmadığın ve benim olmadığım bir sokaktaki köşebaşında çarpıştı duygularımız!
Döküldü içindekiler ve döküldü içimdekiler...
Sen yoktun orda ve ben de yoktum;
Ama sevda vardı!
Ve, ben; seni adını bilmeden sevdim....
TÜM YORUMLAR (6)