Uzaktan uzağa dil uzanmıyor
Diyecek söz varsa, gel öyle konuş
Ezberden kelâma gönül kanmıyor
Ferhat'ın dağını del öyle konuş
İrinli yaramı saklamıyorum
Kin dolu kalbimi aklamıyorum
İmkânsız olanı beklemiyorum
Taşmana gerek yok, dol öyle konuş
Sen benim ettiğim son niyettin
Ne bana, ne sana, ne arza yettin
Ömrünce bülbülden şikâyet ettin
Bir kere gül gibi sol öyle konuş
Gidecek ömürden can, bölüm bölüm
Sana da bana da gelecek ölüm
Her cilve herkese sökmüyor gülüm
Ecelin aklını çel öyle konuş
Yorulmuş aşk bile, dağlar aşmıyor
Durulmuş dereler, damla taşmıyor
Her yıla bir lokma sevgi düşmüyor
Ekmeği yetmişe böl öyle konuş
Birikti sözlerin, yol oldu bende
Her temâs, her koku durmuyor tende
Zerrece hatırım kaldıysa sende
Ettiğin kelâmı bil öyle konuş
Almadım tek bir kez arzı koynuma
Seni cevşen diye astım boynuma
Zulmetme ahrete teslim beynime
Erkeksen dünyayı sil öyle konuş
Kül olmuş bir yürek verdin elime
Bir derin hâlsizlik çöktü belime
Söylemek yetmiyor iki kelime
Yemine kalbinle kıl öyle konuş
Çileler âşığa yârdan hediye
Ölünmez solmadan 'aşk' diye diye
Korkmadan elelrşm yanacak diye
Ateşte vefâyı bul öyle konuş
Ayhan'ım, etmedim sevdâna kusur
Gözünden gayrıya olmadım esir
Gel gör ki harcadım, böyle kaç asır
Ben bittim artık sen öl öyle konuş
(İstanbul - 02,08,09)
Ayhan Yavuz AçıkgözKayıt Tarihi : 3.8.2009 16:29:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!