Bir türlü sönmüyor hasret ateşi,
İçimdeki koru söndür öyle git.
Sen gidince söndü ümit güneşi,
Talihin çarkını döndür öyle git.
Göz açtırmaz oldu bu kahpe sızı,
Gözümdeki yaşı dindir öyle git.
Dumansız kül gibi savurdun bizi,
Kurduğun yuvaya döndür öyle git.
Kapandı mı perde? Bitti mi oyun?
Başladı mı hicret, kondu mu suyun,
Ne olur bir gayret dön yüzükoyun,
Alnıma bir buse kondur öyle git.
Ne yaparım burda yalnız başıma,
Çok gir bari hayalime düşüme,
Hiç güvenme, tecrübeme yaşıma,
Başarırsın sen de, kandır, öyle git.
Hayattan ümidi kestiğim anda,
Gezsin suhuletin, damarda kanda,
Bana serdettiğin gücü son anda,
Kullanırım diye dondur öyle git.
Sen gidince duman çöktü yurdunda,
Kimler kaldı dön de bir bak ardında,
Ele ne ki, herkes kendi derdinde,
Anamın göz yaşın dindir öyle git.
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta