Güneş, kocadağ ile, üç pınar tepesinin arasından, evin balkonuna doğru ışığını usulca düşürürken,
yeni bir güne uyanışın huzuru vardı üzerimde.
Karadeniz dağları arasında Köyümün o eşsiz oksijen yüklü ter temiz havası öyle güzel gelmişti'ki gün ağarmadan uyanı vermiştim..
Az sonra ezan sesiyle horozların seside duyulmaya başladı, usulca yatakdan kalkıp balkona çıktım önüme bir sandalye çekerek oturduğum sandalyeden ayaklarımı diğer saldalye ye uzattım sırtımı sandalyeye, sandalyeyi de duvara dayadım yıllar sonra yarına geç kalma kaygısı olmadan gün doğumunu izlemeye hazırdım..
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim