Oruç katili- Bir ramazan anısı

Cevat Çeştepe
1214

ŞİİR


147

TAKİPÇİ

Oruç katili- Bir ramazan anısı

.Yedi-sekiz yaşlarımın orta dalgadan yayın yapan “Türkiye Postaları-Ankara radyosu” saat gece yarısını buldum dediği an yayınını sonlandırır, istiklal marşını dinletir ve “hadi bakalım herkes yatağa” komutunu verirdi. Bu komutla beraber sokağımızın karşı sırasındaki apartmanların ışıkları teker teker söner, manzaramız dahilindeki Ankara çanağı da, dibi is tutmuş tencere gibi kararırdı...

Bu manzara, (çok sonraları bir şiirime giriş dizeleri olacak olan) sadece kuru ekmekle beslenen ve ismi muhtemelen düldül olan çelimsiz ve yaşlı bir atın çektiği arkasında sac kaplı bir kasa olan ekmek arabasının ve A.O.Ç marka süt şişeleri ile dolu eski kamyonetin sabah ezanından hemen sonra servise çıkıp, mahalle bakkalının önünde durduğu saatlere kadar hicri takvimin on bir ayı boyunca hiç değişmezdi...
.
Ama on ikinci ay gelince…
Ne bileyim işte, birden bire her şey çok farklı olur, renklenirdi...
Mesela gecenin çok ileri bir saatinde, teyzem sanki uyanmamı hiç istememesine rağmen ısrarla uyandırmaya çalışırdı. Ben uyandırılmayı mutlak beklediğimden ama uyanmak istemediğimden önce yastığa yüzümü saklar sonra ok gibi fırlardım yerimden. Sofra hazır olur hatta ocakta demlenmiş çay bile sofranın bir köşesinde “çaydanlık-demlik biblosu” gibi ince bir sıcaklık üflerdi...
Mesela gecenin çok ileri o saatinde, 1929 model Philips marka radyonun yeşil göz lambası bile benden önce gözünü açmış ve Hayali Küçük Ali o küçük kutunun içindeki perdesinin arkasına geçip “Hacivat-Karagöz” şovuna başlamak için hazırlıklarını tamamlamış olurdu...

Mesela sokağımızın karşı sırasındaki apartmanların ışıkları teker teker yanmaya başlardı...
Mesela neler yer-içerdik hiç hatırlamıyorum ama sofranın ramazan ayına özel bir bereketi olduğundan sıkça söz edildiğini biliyorum. Ve bir de çaylar içildikten sonra lavaboda ağızların çalkalanıp “niyet ettim Allah rızası için yarın ki gün oruç tutmaya” dendiğini ve sonrasında da taaa ertesi akşam Abidinpaşa köşkünün bahçesinde patlatılacak ve gümbürtüsü yedi düveli yerinden sıçratacak iftar topunun sesini duyuncaya kadar sürecek yemek-içmek yasağının başladığını...

Ve her top sesi sonrası yatmadan önce teyzemin;
“sen gene bir-iki saat sonra abur-cubur yer bozarsın orucunu, yapma böyle günah olur” demesine karşılık ona tekrar tekrar verdiğim o sözü:
“söz bak, yarın hiç bozmadan akşama kadar tutacağım orucumu, vallahi” ...
. . ,
Bu sözlerden sonuncusunu verdiğimin ertesi günü:
Bu kez iftar topunun gene Abidinpaşa köşkünün bahçesinden patlatılmasına çok az bir zaman kala...
Teyzem, sokağın karşısındaki apartmanlardan birinde oturan komşusu ile camdan cama konuşurken ben de sokakta, bahçe duvarının üstünde oturup bir yandan onları dinliyor öte yandan top sesini bekliyorum…
Teyzem..:
-Maşallah, Cevat bugün orucunu tam tutuyor… Öğleye doğru dolaşıp durdu tel dolabının etrafında ama …neyse ki….
Komşu..:
-Aman maşallah, Allah kabul etsin, sevabı çok büyüktür….,
.,
dediği an gözü duvarın üstündeki bana ilişiyor komşunun...
Elimde, birkaç dakika önce önümden geçen kos helvacıdan aldığım ve yarısını ağzıma-burnuma bulaştırarak yediğim kağıt helva… Tam da şaşılaştırdığım gözlerimle burnumun ucuna yapıştığını gördüğüm helva parçasını dilimle almaya çalıştığım sırada…
Komşu..:
- (gözü bende, devamla ve kekeleyerek) Maşallah…maşallah….
Teyzem..:
- (beni görmeden devamla ve sevinçle) Ya…maşallah…çok hevesli oruç tutmaya çokkk…..
Durum top patlamadan önce ortaya çıkınca da kos helvacının adı o günden sonra “oruç katili” oldu…
Ben masumiyetime devam ettim ve ediyorum. O ise hala mahkûm... Aradan yarım yüzyıldan fazla bir zaman geçti....
. . .
Ve bir de Mamak-Kayaş taraflarındaki en uzak coğrafyam Hüseyin Gazi tepesini, o tepenin en tepesinde hiç sönmeden yanan yalnız ışığı ve orada o ışıkla baş-başa yaşadığını varsaydığım bilge kişiyi. Bir de tepenin eteklerinden geçen demiryolunu ve radyo susarken trenin attığı gece yarısı çığlığını…
Ve bir de “oruç katilini”…

Cevat Çeştepe
Kayıt Tarihi : 29.3.2023 15:34:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!