Hastalık denen o illet.
Hatta öyle bir hastalık ki,
Bütün hastalıklar yanında adeta küçük bir felaket.
Ne canın yanar o hastalıkta,
Ne kan kusarsın bağrından,
Kesin(-dır) lı iki tanımla karışık; bir nevi karla karışık.
Tek perdeli, geniş bütün gündüzlerin içine;
İki (ya da üç) perde dar bir gece vardır.
Bu gece yerleri ıslatır.
Geniş rüyalara dalmış gitmekteydin,
Ruhumdaki hafakan uzağımda artık.
Söyle gelecek sana ne getirecek?
Geleceği düşünüp üzülmek ne mantık?
Bu mantık denen kavram uzağımdadır,
Sizlere birşey diyeyim mi?
Hepimiz bir boşluğa koşuyoruz,
Bütün hayat bir dekormuş,
Yerleri şaşırıyoruz..
Sizlere birşey diyeyim mi?
Hepsi bir yana dağılmış insanların
Zaman ne?
Mekan ne?
Evrendeki en düzenbaz yalancının.
İçindeki doğru ne?
Ölümden kalkıyorum,
İnsanlar gidiyor mezarımdan,
Gözyaşları içlerine akıyor.
İçimden ilaç çıkarıyorlar doktorlar.
Çok hastayken iyileşiveriyorum aniden,
Neden böyle karmaşıksın diyorlar bana.
Karmaşık değilim aslında biliyorlar.
Anlamıyorlar.
Göründüğü kadarda zor değil olmak istediğin gibi yaşamak
Ya da aynaya bakınca sadece kendini görmek.
Gözlerimi açıyorum herşey karanlık,
Arıyorum kendime sığınacak bir yer.
Sağıma dönüyorum, bir aydınlık.
Aydınlıkta güzel bir çocuk varmış meğer.
Uzun uzun bakıyorum o güzel çocuğa,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!