One For The Road Şiiri - Yorumlar

Onat Kutlar
25 Ocak 1936 - 11 Ocak 1995
33

ŞİİR


30

TAKİPÇİ

Akşam ağaçlarla kaplı sevgilim ve eteklerine
saçılmış yedi bakır göl olan kentte
mavi bir pelikan ayağı gibi
düşünceli duruyorum
hiç bir sey yazmaksızın, nicedir
geliştirilemeyen bir şiir
yaşam tutkusu

Tamamını Oku
  • İlyas Ateş
    İlyas Ateş 05.06.2016 - 15:14

    boş şiirr yok bu ne neler olıyor

    Cevap Yaz
  • Hüseyin Demircan
    Hüseyin Demircan 23.12.2012 - 19:23

    siirse siir.. degilse degil.. neyine kafa yoruyorsunuz.. saygilar.. kaygilar..

    Cevap Yaz
  • Perihan Pehlivan
    Perihan Pehlivan 23.12.2012 - 18:01

    kalemin yanlızlığında yanlızca dokunduğu gerçek dünyası olmalı.

    Cevap Yaz
  • Delinin Günlügü
    Delinin Günlügü 23.12.2012 - 12:46

    Yazanini anlatan,onun duygularini disa vuran sanat siir.Yakinsaniz saire siiride sizi etkiler,alir götürür.Su an beni alip götürdügü gibi.

    Cevap Yaz
  • Hamit Körken
    Hamit Körken 23.12.2012 - 07:30

    Şiirini Van kedisine benzetmeye çalışmış şairimiz.Başlığı ayrı renk içeriği ayrı renk.Sanırım aydın olmanın farklılığıda burada.
    seçkiye tebriklerimle

    Cevap Yaz
  • Tayyibe Atay
    Tayyibe Atay 23.12.2012 - 01:26

    en çok yalnızlığı sever şairler...olanca kalalıklar içinde bile yakalanırlar bu duyguya...boşluk olarak değerlendirmek doğru değildir düşülen bu hali...çünkü içinde arabalar,trenler,gemiler,uçaklar,roketler dolusu şeyler vardır yalnızlığın...hepsi soyut ama...mesela,en çok sesleri ve yüzleri böyle zamanlarda daha çok duyar ve görür şairler...aslında transa geçtiğinde;kendisine uzanacak bir elin,kendisini uyandıracağından korkar..bu yüzden,kendisine kesilen 'hamiline çek'i kullanıp,uykusunda harcar...sonuç bellidir işte!..bir yığın düş!..uyandığında,yoktur onları anlatacak hiç kimse...

    açıkçası duygulandım valla...gidip geceye sarılayım biraz,geçer belki:)))

    herkese saygılarımla...

    Cevap Yaz
  • Hasan Büyükkara
    Hasan Büyükkara 23.12.2012 - 00:41

    Avrupalının(kriz entelektüel) veya (kriz metafizik) dediği, korkunç üstü bir buhran, madde ötesini kurcalama buhranı... Her şeyin künhünü, dibini, dayanağını, aslını, zatını arama belası... Bela ki; insanda bedahat duygusu diye bir şey bırakmayan ve ona zorla mutlağı aratan bela... Zaman nedir, mekân nedir, aydınlık nedir, karanlık nedir, var nedir, yok nedir, ne nedir?

    necip fazıl aydının ilgi alanlarının ne kadar sıradışı ve gündeliği yaşayan insanlardan ne kadar faklı olduğunu anlatan aydınlara mahsus bir buhran halini tarif eden alıntıyı koydum buraya..

    Aydının detaylara ve derinlere dalmasının onun tabiatının bir icabı olduğunu anlatıyor yukarıdaki sözlerde...

    Yaşamanın ne olduğunu ve akıp giden hayatla şairin uyuşmayan yönlerini, hasılı; ben bu şiirde eni konu bir yaşam sorgulamasını hissettim..

    kendisini, düşünce ve duygularını, bir ırmağa bırakılan sal misali koyuvermiş şair...bir aydın buhranın içtenliği ile...

    Elîm, üzsüntü verici , kahreden bomba daha dün patlamış gibi...oysa zaman sonsuza doğru akıp gitmekte bütün kayıtsızlığıyla..bol gülüşmeli ve magazinel kıyametleri atlatarak

    Onun bombalarla kararmayan ışığı bir şiir olup düşmüş güne..


    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 7 tane yorum bulunmakta