dökülen yapraklarımla
eylülüm oluyorsun,
düşen takvim sayfalarındaysa,
günlerim…
saatlerim oluyorsun,
dolu dizgin koşan.
Gece sabaha karışmıştı
Renklerin üzerine çiğ yağmış.
Buğulu bir bozukluk sarmıştı sabahı.
Hayallerim sırtından vurulmuş,
Kahpe pusuda,
Sen hiçbir şeyinin olmadığı;
Yoksulluk zenginliğinin,
Ne olduğunu bilirmisin?
Her şeyin varken,
Senin yokluğunun zenginliğini.
sararmış sayfalarında kitabımın,
kelimelerinde arıyorum seni.
Tekrar, tekrar okumalarımdan yıpranmış kenarları,
Yüz yıllık kitap gibi.
cümlelerin de boğulurken...
Sensizlik çalıyor hep kapımı.
Ve, onun kekeme ıslığı,
Kulaklarımdaki çınlama.
Aralıksız göz yaşları oldu,
Yalnızlığım.
Sana doğru uzanıyorum,
Aylardan,
Hep temmuz olmasını istemişimdir.
Temmuzda bahar,
Temmuzda yaz.
Yaz deli gönlüm, yaz.
Kışta bahar,
Issız şimdi sahilim,
Tüm mevsimlerim sonbahar
Kumsalım soğuk.
Güneşim, peçeli bulutlardan.
Saman yolum kalmamış,
Gökyüzüm karanlık,
Her şeyin hiçbir şey olduğunu,
Ve hiçbir şeyin,
bir şey ifade etmediğini
Anladım seni ararken,
Olmadığın adreslerimde buldum,
Yoktun yine,
Bir gün olsun güneşli pırıl,pırıl.
Ve sen,
aniden sırtıma dokun.
Karlarım erisin hemen,
Göz bebeklerinde kendimi göreyim,
Bilmemelerimin, bilmecesi
bilinmeyenlerimin
en başında geleni
düşünlerimin hayali
ve hayallerimin tarifi
sen,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!