Benim de bir ışığım var, onca lamba arasında,
Bir pırıltı sızar, en kuytu köşelere her akşam.
Gösterişsiz, sade, ne şamdan ne de avize,
Aydınlatırım etrafı atölyemde, hayal ettiğim gibi.
*
Fısıldar ilham perilerim, Venedik'ten bir desen;
Tel iskelete işlenmiş, Anadolulu bir nakış, sanki bizden.
Eski eskizine bakarak bir ustanın, zanaatkâr Hüseyin Usta;
Biçmiş kumaşını, kenarına antika püsküllerden bezekler eklemiş.
*
Devrilince bir kumaş topu, aniden,
Uzun süren desen denemelerinden sonra, tezgâhın üzerinde,
Ele geçirmiş şans eseri bir desen,
O abajurun, tam aranan şapkasını.
*
Yok kimsenin, başka bir mahir eli,
Bambaşka bir marifeti, ölçüp biçecek,
Ne bir şapkanın içine, o loş huzmeleri sığdıracak,
Ne de, iskeletine gereceğimiz ipek,
Ne bir gün batımı rengi, ne de göğün laciverti.
Kayıt Tarihi : 15.7.2025 09:36:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!