İstanbul’a ne zaman
Sağnak yağsa yağmur
Benim üzerime
Şarjörden boşalırsacına
Gümüş kurşunlar yağar...
Ve ne zaman
Lapa lapa kar düşse
Bu yorgun şehre
Tane tane mavzer düşer
Üşüyen bedenime...
Sokakta değil kasırga
Mabedimin içinde kopar
Şimşekler üzerime düşer
İçimi alır gider seller
Bular çamura batağa...
Güneş doğduğunda
Aslı mavi göklere
Kızıla çalar benimkiler
Kan kızılı aşk kızılı
Utanç kızılına...
Rengarenk açarlar
Ruhuma çeşit dertlerim
Yakmaz ateşler birikir
Yangınlar çıkarır
Yakar kavurur beni...
Azrail’im gelir bir vakit
Gelir başım üstüne
Kan kusarım gelmese de
Kızılcık şerbeti güzelim
Der der geçerim...
Kayıt Tarihi : 9.5.2006 17:23:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!