Ömür Mumu Şiiri - Mevlana Karakuş

Mevlana Karakuş
6

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Ömür Mumu

Zaman denen ateşte çıra gibi yanarken
Kül olup sonsuzlukta savrulursun, hayal et
Azrail kucağında ölümsüzüm sanırken
Yarım nefes uzakta gelmez sandığın ebet

Boşa geçiyor zaman, eriyor ömür mumu
Hayatın avucunda varlığından habersiz
Bedenin zaten köle, kime sattın ruhunu
Sonsuzluk batağında yaşıyorken kedersiz

Gençlik, sarp bir yokuştan süzülen su misali
Çırpınır deli gibi düze inince seyret
Yaşadığın zevklerin neye yarar hayali
Biriktir yüreğinde, maddeden yunmuş servet

Gül sandın dikenini şu dünya bahçesinin
Ve kırdın birer birer ahiret güllerini
Bir dişi de sen oldun, iblisin pençesinin
Kendi boynuna sardın kan kokan ellerini

Ne düne ağıt yaktın ne bugüne ağlarsın
Yarını sahiplenen bir aptalsın sadece
Herkes hasat peşinde, sen görmeden bakarsın
Unutma gülzarındır serdiğin bir seccade

Günden güne artarken yüzündeki çizgiler
Azrail’in pençesi hissettirir kendini
Ölüm marşını çalar saatteki ezgiler
Yıkacaktır bir melek, yaşam denen bendini

Gün gelir kalkar perde, görürsün gerçekleri
Söner tövbe ocağı, sanma ki tüter duman
Ve solar birer birer ömrünün çiçekleri
Bir örümcek ağında çırpınıp dur o zaman

Kalacaktır geride sahiplendiğin her şey
Üç metrelik bez ile gönderecekler seni
İnce uzun bir çukur, yönü bellidir; güney
İçine bedeninle indirirler kefeni

Ve dönüşsüz bir yolun kapısındasın artık
Gelecek meleklerin sualine cevap ver
Tasavvur et halini; boyun bükük, kalp kırık
Yaşadığın hayattan, Yaradan’a hesap ver

Mevlana Karakuş
Kayıt Tarihi : 18.8.2009 18:21:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Mevlana Karakuş