ÖMRÜM
Gidişinin sonrasına sığındı gözyaşlarım
Kavgasız, telaşsız, hiçbir şey olmamış gibi yüzümün sessizliğinde kalakaldım.
Uzayıp duran acının karaltısı vurdu gövdeme, sesizce ağladım
Nursuz sabahların gecesinde kopan kıymetlerin surlarına sen mi üflüyordun ömrüm
Canımın kalanına talip olacak kadar kızgın mıydı kalbin
Ki durduramadın kırıksız düşmelerimi?
Şimdilerde, Dilim lal
Ruhum yitik
Sesim yokluğuna yakılan şarkının en ağır notasında
Üzülme düşlerimi kırılmaktan kurtaramadın diye
Bak hâlâ
Aklımı çıldırtacak kadar uçurum boşluğu
Ve savunmasız yaralarımı yontacak derinlikte ağlamalar var bende
Seni yaşamak için siyah beyaz bir fotoğrafın karanlığını çaktım anlıma paslı çivilerle
Avuttum kendimi kader diye
Hâlâ bekliyorum hikâyemi kanatan adını bir papatya hevesiyle
Benden doğup benden olan, bana varıp bende susan varlığını aşk belledim
Acı da sevdaya dahil dedim,
Hasrete dayandım
Senden geldiği için, tasayı da sevdim
Sen;
Toplayıp giderken mavi düşlerimi ve ebruli gülüşlerimi
Ölümün soğuk ellerini, ensemde hissettim
Sensizliği yaşamam için miydi cümlelerimle savaşan dilsizliğin?
Sen kazandın ömrüm
Sen kazandın
Öleceğime aldırmasan da
Uğrunda yanan aşk hatırına topla cesedimi avuçlarınla
Topla ki vebalim kalmasın
Dünde, sende, yarında.
Nimet Öner
Kayıt Tarihi : 26.12.2018 15:48:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!