Ayrılmışız köyümüzden bir ekmek davasına
Nekadar çalışsakda yetmiyor gardaş
Hasretiz toprağına suyuna havasına
İstanbul köyün yerini tutmuyor gardaş
Şu koca şehirin kaçmış neşesi
Baban urum ellerinde a kızım
Bu yılda zehirdir yazım
Bu gün gökçeadasında gökçelerdeyim
Doruklarda sanma sakın ökçelerdeyim
Dört yanım deniz çevrili bohçalardayım
Yıllarca büyüttün besledin baktın
Her anımda alın terin var anne
Bilirim dünyada ödenmez hakkın
Başımın üstünde yerin var anne
Bu dünya geçici her şey bahane
Gel yaban sarmaşığım
Dolan belime dolan
Bir tek sana aşığım
Sensiz geçmiyor zaman
Sensiz geçmiyor bir an
Sensiz bu dünya yalan
Candan geçmiyoruz canan uğruna
Aşkımız sevdamız yarım yamalak
Kim inanır artık senin doğruna
Sözümüz sedamız yarım yamalak
Garibana geldimi delikanlıyız
Aynada kendime şöyle bir baktım
Yıllardır her dertle ezildim dayı
Zaman tünelinde sessizce aktım
Yaş oldum gözlerden süzüldüm dayı
Namert sofrasında aş aramadım
Son kum taneleriyle dökülmek istemezsin
Gönlüm direnirsin hala zamana
Başında tel tel aklara
Çizgi çizgi şakaklara
Ya bu aynalaradamı inanmak istemezsin
Ne yazacak bir şey var nede çizecek
Hayata satrançta mat olduk bu gün
Dünya geniş çok çok yer var gezecek
Aldık sırtımıza at olduk bugün
Cüssemiz küçülmüş derdimiz agır
Özledim sevgilim özledim seni
Kimselere sorup danışmadan gel
Senin hasretinle yanan bedenim
Ne olur buzdağına dönüşmeden gel
Olsanda parasız olsanda pulsuz
Siyah beyaz düşlerimde tek sen renklisin
Yaşıyorsam muhtacım su kadar gereklisin
Karanlık akşamlarda içiyorum efkardan
Şu sarma cigaramın ucunda sen eklisin
Bir nefes değilsin ki
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!