Ölüme Yattım Sevgili

Muhammet Bora Candan
62

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Ölüme Yattım Sevgili

İki saatlik bir sınav öncesinde ve sonrasında ne kadar zamanımızı ve benliğimizi bizden söküp almış. Bazen bir dakikada kalmış hayatın anlamı, bazen saniyeler gizlemiş tüm bir geleceği ve biz kuşlar uçmayı öğrenemeden uçacağımız yolun haritasını çizmişiz. Hayatımızın geri kalanını bazen ucu kırılan bir kaleme bazen ise bir internet sayfasına sıkıştırmışlar. Tüm bir hayat “Gözün aydın” ya da “Hayırlısı böyledir belki, üzülme’’ arasında gidip gelmiş. Kim olduğumuzu, kim olmak istediğimizi unutmuşuz. İstediklerimiz ile bizim için istenenler arasında yaşayıp kaybolmuşuz. Kaybetmişiz sevgili.

Aklımız bir otobüs olmuş gelen gidenlerle. Molalar vermişiz yorulduğumuz yerde. Hayaller, umutlar olmuş bu otobüsün benzini.Otobüsümüzden düşünmeyi çalmışlar, yolculara harcamış tüm benzini. Kendi ellerimizle itmeye başlamışız otobüsü; ama gidenlerin otobüste bıraktığı ağırlık gücümüzün yetmemesine sebep olmuş. Kimsesiz, ıssız bir yerde çaresiz yardım beklemişiz sevgili. Hüznün arkadaşı, kaderin bedduası olmuşuz. Kendimize bile fazlalık olurken “Neden, niçin’’ diye bile soramaz olmuşuz. Hayallerimiz fazlalık olmuş bu hayata, yenilmişiz. Bu hayat fazlalık olmuş yaşantımıza; elimizi taşın altında koydukça ellerimiz kirlenmiş ve bu hâlimize dert dertlenmiş, üzüntü üzülmüş sevgili.

Zifiri bir gecenin ortasında açılan ışıklarda gündüzü bulmak gibi birbirimizi şarkılarda bulmuşuz sadece. Kendimizi kandırdıkça ruhumuzun burnu uzayıp durmuş da kimse görememiş. Savaşa girmişiz, yaralar almışız. Savaşta kazanan savaşın kendisi olmuş. Ağaçta asılı iki meyveymişiz, birimiz güneşi selamlamışız birimiz yaprakları... Ellerimiz kavuşmasın diye ellerimizi tutmuşlar; yine bu Ramazanda tutulan değil tutan kazanmış. Gerçekleri söylüyoruz diye sözümüzü kesmişler; yine bir Kurbanda kesilen değil kesen kazanmış. Hayatın yönlendirdiği gibi yaşamayı öğrenmişiz, hayatı yaşamımıza göre yönlendirememişiz. Bizi bizden söküp almışlar sevgili.

Gece olmuşuz, gündüz olmuşuz; anlamlı ya da anlamsız sözler olmuşuz. Gece olmuşuz. Güneş gelince Ay’ı unutup çekip gitmişiz. İnandıklarına inandırmışlar, sevdiklerine sevdirmişler. Güvenmeyi öğretmişler güvenmenin ne demek olduğunu öğretmeden. Geleceğe sorumluluk demişler, toprak insan beklerken her geçen saniye herkes için geçiyormuş; perde indirmişler. Yaşantımızın bir adı olmamış. Haplarla düşürmüşüz hayallerimizi. Keşke demeyi sevmem; ama "keşke…” dedirtmişler bize sevgili.

Anılarda geçmişe uçmuşuz ama hayallerde geleceğe uçamamışız. “Ama’’ demek için bile çok geç kalmışız. Tüm bir hayat “ben’’ ve “sen’’ ile geçmiş. Bir türlü “biz’’ olmamıza imkân vermemişler. Öyle çok kırılmışız ki kimseye kırılabilecek gücümüz kalmamış. Hırsımızı hep kendi hayatımızdan almışız. Biz soruları başkalarına taşıyamamışız, sorular bizi başkalarına taşıyıp durmuş. Hadi demişiz göğe dönerek yüzümüzü; ama ne bir ses ne de bir iz belirmiş, biz de birileri bizim için “hadi’’ diyene dek uykuya yatmışız sevgili.

Ne gemiler yakmışız da en sonunda bir gemiyle birlikte biz de yanmışız. Unutulmamış, hatırlanmamış, geri gidilmemiş, ileri gidilmemiş, silinmemiş, öylece kalamamış; biz bizde kaybolmuşuz… Kitap raflarında üzeri tozlanmış 18 yıllık bir kitapmışız; ama altmış seneyi anlatıyormuşuz. Dilimiz her seferinde bu son demiş; ama sonları kalbimiz seçmiş. Bazen yansımalara bakıp yanmışız. Yüreğimizde başlayan yangın tüm bedeni almış ve daha da yanmışız. Ama kor gibi yanmamışız, çünkü hiçbir şey bizim gibi yanmamış sevgili.

Muhammet Bora Candan
Kayıt Tarihi : 29.3.2020 20:01:00