Gecenin kara perçemine tutunup
İplik iplik yağdı
Pandoranın kutusundaki anılar
Lal duvarlarda şahlandı
Zamanın eskitemediği sedalar
Sek sek oynadı önce
Kaderin falsolu çizgilerinde
Yanıncaya dek.
Gecenin koynunda daldı hülyalara
Koyu kahve gözleri.
Mehtabın büyülü ışıltısıyla tırmandı
Ak çehreli bulutlara.
Gecenin efsunlu nağmeleriyle raks ederken
Yıldızlarla el ele pervasızca.
Birdenbire
Düştü bulutlardan
Yağmur kokan toprağa çivileme.
Acı acıya su sancıya dedi
Ve tütün bastı yaralarına.
Savurdu sigaranın dumanını umarsızca
Nikotin kokulu anaforda
Acuze kılıklı kötülükler yok olsun diye
Hüzünlendi
Şuh bir kadın kahkahası çınladı kulaklarında.
Anılar iplik iplik elenirken belleğinde.
Bir yaprak düştü düşlerine
Bülbülün gidişine içerleyen gül soldu
Bir gelincik büktü boynunu
Döktü taç yapraklarını olanca zarafetiyle.
Ve öldü kardelen bir an bile düşünmeden
Sevdalısı Gökyüzü uğruna…
Gecenin kara perçemine tutunup
İplik iplik inen anıların
Ölümcül raksı eşliğinde…
Birgül KIZILKAYA Karşıyaka/ İZMİR 02.07.2015
Birgül KızılkayaKayıt Tarihi : 4.7.2015 00:56:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!