Ölsemde, ölü değildir aslında
Ruhum yüzyıllardır bilmem nerde ki
Mezarını bekleye dursun o vakit
Ölü değildir aslında kavimsiz gerçekliğime
Şerh düşünce bilgelerin köylerine
Adımın üstü çizildi senin yanında
Kimsesizler mezarına bir vakit bırakmak için...
Ölsemde, ölü değildir aslında
Seni bekler bir suyun başında bedenim
Belkide bir beyaz bayrak içinde
Zamanını unutup da hep kendini adayan
Gidenlere sitemsizce sitem aralığı bırakan
Hangi kapıydı bilmiyorum ama
Seni,hala o kapıdan izlemekteyim,
Ölüler diyarından...
Bilirsin,ölüler doğmamalı zannımca
Sebebi mahv olur toprağın yüzünde
Sebebi su-i zan..
Bilgelerin köyünde doğdum ben yüzyıllar önce
İsimsiz bir aşkın peşinde dururken sema'da
Sufi'nin elleriydi yüreğimin en güzel başağı
Lakin bilirsin ben öldüm gecenin seherinde
Gözlerinin bir kıyısında boğuldum
Hani fıratın en güzel yeri vardı ya
Bilmem kaçıncı asırdı
Mem'mi Zin'i düşlüyordu
Yoksa Zin'mi Mem'e ağlıyordu
Bilmem ki ben nerede duruyordum..
Ölüler doğmaz bilirim
Lakin unutmaz zamanın en güzel seherini
Doğmazsa da doğmak isterler
Görünmezse de görünmek isterler
Murat'ı Fırat'a bağlamak
Arşı toprağa oturtmak isterler..
Bilgelerin köylerinde yeniden doğup
Sufi'nin yakarışıyla çayın deminde aşkımı
Sevgi'nin gözünde yurdumu görmek
Şems'in zifir derinliğini beraber tatmak isterim
Bilge olmak,bilgece durmak
Allah'a ve 'sevgi'sine yakın olmak isterim...
Ünal Çağabey
10/05/2009 Uzunköy/Ş.urfa'
Kayıt Tarihi : 9.6.2009 21:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!