Olmayan Yarınlar

Çaresizlik, yokluğunla derin bir kuyu
Hasretin gölgesindeyim, bekler dururum
Belleğim dalgın, yorgun gözlerimde uyku
Acılarım çok, dindirmek için uyurum

Karanlık bir gecenin, şu geç saatlerinde
Bir sevda yaşarım, dertli, gamlı gönlümde
Bir aşılmaz dağ var, öyle durur önümde
Dertlerimi sindirmek için hep uyurum

Sensiz geçen zamanda, dargınım günlere
Uzattım elimi yetmedi zalım gurbete
Çok dertlerim var ya, gelir sonu elbette
Mesrur olur gönlüm, geçer gider uyurum

Kızıl şafaklara sordum, ben neyim, kimim
Geçer bir zaman, unutulur benimde ismim
Zerre olunca, karışır toprağa cismim
Sarıldım hiçlik koynunda, dalgın uyurum

Nazik beden dökülür, karışır toprağa
Göz yaşım kalmazki, o zaman ağlamaya
Bir kaput bez yeter, bedenimi sarmaya
Yorgunca naaşım kefende, rahat uyurum

Dertlerim şaha kalkınca, duman başımda
Unuttum kendimi, geçip giden zamanda
Bir sevda yazıldı bana, durur anlımda
Mutluluk saydım gönlüme, öyle uyurum

Olmayan yarınlarda saydım ben kendimi
Taş-la toprak-la çevirdim, gönül bendimi
Yokluğun koynuna doldurdum ben içimi
Yattım, yorgunum, dalgınım, öyle uyurum

Kul Seyyah dertli, yüklenmiş onca gam
Silinir adım, yok olunca anılmaz nam
Ben bir kadın sevdim anam, biride sevdam
Ana göğsünde, sevda koynunda uyurum..

Kul Seyyah