Üç hayal uzandım, bülbüle sokuldum
Çok şirin bir ritmin şavkında boğuldum
Ah! dedi el açıp, o meşhur divanda
Bir güle diken olamadım ne fayda...
Üç adım çekildim Mecnun'la buluştum
Güneş beklerken ufukta
Gecenin ardında gece
Siyahtan karanlık hatta
Göğe sorduğum bilmece
Gömülürken beyaz kemik
Asırlardır çözülmeyen bir denklem; ölüm!
Kurtuluş ve yokoluş bu ikilem; ölüm!
Aslı'dan çok seni istedi Kerem; ölüm!
Ah! Sen gelmeden bu dünyayı sevsem ölüm
Zaman geri gitsin kırılmasın kalemler
Sen ölümün diğer adısın…
Ortaçağ geçerken üzerimden,
bir İskoç eteği düşer payıma.
Fiziksel kuramlara kanma!
Erkekliğim bu kadar…
Göçünde harcanan emeklerin
Vefasızlığa uğramış bir kentim…
Tabelaya bir çentik
Her göçenden…
Gidenler beden
Ölü ruhlar mezarlığı; ben…
Bir ıssız terminalde
Elimden uçan nesne
Kaş çatıp gözün süzme
Bana türküler söyle!
Özür…
Hayat; kumdan kaledir pamuk prenses
Her an tetiktesindir yıkılacak korkusuyla
Seni koruyacak cücelerinde yok bu sefer
Zehirlidir sunulan her elma…
Uzak diyarların prensiyimdir ben
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!