Kızgın güneş ensesine bastıkça,
Ter boşanırdı
Yorgun gölgesi üstüne.
Karasaban dalınca derinlere,
Kıraç toprak izin vermezdi;
İzin vermezdi sürmeye.
Çakmaktaşlar ayağını keserken,
Acı ile adımlardı dağları.
Kıçına batırılan örendire bile,
Sahibinin küfrü kadar
Acıtmazdı canını.
Saban bazı taşa köke takılır,
Kayışı kopardı boyunduruk okunun.
Ekilesi gelirdi buğday yerine toprağa..
Ama nasıl ve kime söylesin?
Öküzcesi yoktu bu dünya okulunun.
Kayıt Tarihi : 10.6.2006 00:16:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ahmet Zekai Yıldız](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/06/10/okuzce.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!