Merhaba Bilge, sana Bilge diyorum ama içimden geliyor. Kusura bakma adın, Ali, Mustafa, Fatma, Umay veyahut her neyse isminin başına Bilge sıfatı çok yakıştı sevgili okuyucum. Buralar çok güzel sessiz sakin ve berrak bir su güzelliğinde… Burada senin de olmanı isterim. Hayat yorucu geçiyordur şu sıralar senin için, küçük yaştaysan ergenlik dönemlerin büyük yaştaysan menopoz ve andropoz gibi şeyler seni bulmuştur sevgili Bilge. Ben buraları anlatmak istiyorum sana, buralar Atilla İlhan şiirleri gibi harika, Fazıl Hüsnü gibi çağlayan, Ece Ayhan kadar sessiz bir yer burası. Erdem abi Zehr-i Aşk hikayesini anlattı sonunda… Ben dinlerken aklımdan sana yazacağım şeyleri geçiriyordum geçiriyordum ki aklıma bunu anlatmanın aslında pek de iyi olmayacağı geldi. Sevgili Bilge bugün sana anlatacağım aslında bir şeyler oldu, ben bugün yanımda onu görmek istedim evet onu görmek istedim inanabiliyor musun tüm hayal kırıklıklarımı unuttum ve yüzsüz gibi tanrıdan onu istedim ve tanrı da bana onu gönderdi ama hiç de istediğim gibi birisi değilmiş sana anlattığım o kadın bu kadın olamaz olmamalı… Neyse Bilge ben bugün de Cahit abigille beraberim kendine çok iyi bak en kısa zamanda tekrar uğrayacağım satırlarına…
ellerini bir tutsam ölsem
böyle uzak uzak seslenmese
ben bir şehre geldiğim vakit
o başka bir şehre gitmese
otelleri bomboş bulmasam
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta