"Hayatı tek başıma öğrenmek, beni ziyadesiyle derbeder etmiştir."
Günahlar, sevabımız oldu
Ayıplar, hünerimiz.
Kayıplar, kaderimiz oldu
Hayatımıza alıştık biz.
Öyle birikmiş dertlerim var ki
Su gibi çay gibi içiyorum her gece.
Bakmayın her gün gülüp eğlendiğime
Atıyorum, içime içime!
Hani takmıyorum ya hiçbir şeyi,
O bir sokak satıcısıydı
Sırtında çantası, sokak sokak dolaşırdı.
Eline aldığı kitapları insanlara uzatırdı.
Lütfen bir kitap da siz alın...
Korkmayın ısırmaz, yemez sizi.
Kader mi ayırdı bizi yoksa kibir mi?
Niye görmek istemez insan ettiklerini?
Kapanmazsa geçmişte ki defterin,
Zamanla da çözülmez düğümlerin...
Ana baba sevgisine hasret,
"Hayatı tek başıma öğrenmek, beni ziyadesiyle derbeder etmiştir."
Düşün taşın ölç nereye kadar?
Doğurmayacak bu hayat bir insan daha.
Karşılıksız sevenler var amma!
Karşılık veren yok bu aşka...
Doğduğun ili,
Büyüdüğün memleketi bırakıp gitmek,
Unutulmayı unutmak istemek,
Çok zor değil mi?
Bir kalem var çağlayan,
Yürekleri inkılâpla dağlayan.
Göz var nizam var ağlayan,
Yok mudur bu şairi de bir anlayan?
Sen bilir misin, acı nedir?
Can nedir, cana kıyılan nedir?
Bir çocuğun acısını hissedebilir misin?
Suçsuz pişmanlıklarını işitebilir misin?
Anladım ki, uzun yıllar sevmenin hiçbir anlamı yokmuş.
Lafın ucu döner dolaşır da, kadere tekme atar!
Nasiple hiçbir alakamız yokmuş bizim!
Sadece kandırmışız kendimizi, sakın "Evlenme!"
Dilime kilit vurdum, kalbime hançer!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!