Hissettiğim şeyleri büsbütün aktarmıştım oysa ,
Ne bir eksik ne bir yarım
Ben yere göğe sığdıramadım seni
Sen dipsiz bir kuyuya mesken ettin beni
Derin … Bu kuyu çok derin şimdi
Papatya falımın bahtı hep kapkaranlık
Ruhumu karartan bu duygu , ömrümdeki en büyük endişe ...
Bedenimdeki hastalıktan da değil ,
Üşümekten de ,
Ne yana baksam gecedir ,
Gözlerimde hüzünlü bir veda
İçimde bir firar sensizliğin ertesi ,
Sımsıkı tuttuğum havsalamda bir düş perdesi
Ela gözlerinin alevinde üşümek gibi …
Sılada dünyayı satın alan bir yakut
Gezdim gezdim yolun sonu sana çıkmadı
Ne sokaklar karşılaştırdı ne kapında buldum
Uyuyup uyandım bir rüyada görmek kadar hasret
Doymadım doyamadım ,
Dargın sözlerin kulaklarımda kaldı
Acılara tutunmak nutkumu bağlar ,
Kalbim sızlar sızlar ağlar
Gözlerimi kapatınca silinmiyor ki yaşananlar ,
Umarsızlık sardığında hep bir kokunu ararım
Kapının önünde
Neler çektim günlerce
Senin gecen bana ,
Hüznün bana
Zifirin bana
Adın geçtiğinde soluğum hızlanır
Gündüzüm uzar
Tükenmedi bu gurur kurbanı oldun
İçimde büyürken içinde kayboldum
Güzü , umutsuzluğu önüme koydun ,
Unut dedin , yok oldun ...
Kalbimin oluğuna dökülür acı bir isyan
Galiba
Sen yüzünü gösteren gizli
Ben ise duvarın arkasında duran gerçeğim
İzharı karşımda dururken
Müessire hayran olmak gibi
Ayrılık derin bir yara
Bir nefes zor gelir bana
Gözlerimle gördüğüm en güzel manzara
Yok oldu bir hiç uğruna …
Yenik düştüm , haykırdım
Ayaklarım bilmezken nereye varacağını
adımlarında yürürken
Çıkmaz sokaklarından çıkmıştım ben
Sen kırık kalbimde kayıp bir viranesin !
Sana dair ne varsa bu kitabın içinde demişsin ya ;
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!