Bir gün bu kelepçeli ellerim,
Toprağın yarısına kadar gömülmüş bedenimi,
Bu ağzın haykırıştan kurtarırsa,
Unutma!
Sana geleceğim,
Kin ve nefretimi kusmak için,
Azap üzümü olmuşum sanki çektiğim hep çile,
Ben küskünün yarınlara, o mahzun dile,
Aradan yıllar geçmiş olsa bile,
Yokluğuna alışmak kolay oldu sanma,
Gözyaşlarım çeşme misali sürekli akarken,
Dinle gülüm, sevdiğim,
Binlerce kilometre uzaklardan yaşlı gözlerimle,
Titreyen nefesimi tuta tuta,
Avucuma parmaklarımı batırırcasına,
Dinmek bilmeyen acıyla son kez yazabilmek,
Gülüşünü hayal ederek bu son hayalimde,
Takvimden bir yaprak daha eksildi bugün,
Yarın ayın ondokuzu,
Ve yalnızlığa terk edilişimin ondokuzuncu günü,
Mektupların kesildiği, öpücüklerin son bulduğu gün,
Yarın ayın ondokuzu,
Penceremden esen çığlın bir rüzgâr,
Sen sen ol, gerçek yerine yalanı,
Hakkı olmadan, hakkı-nı alanı,
Fırsat bulunca ganimette talanı
Marifet sayandan uzak dur oğul,
Tatlı dil ile olmayanı olmuş gibi
Bir gün toprak olacak şu bedeni,
Seni deli gibi seveni,
Uğrunda canını vereni,
Hiçbir zaman unutma,
Sevgiyi kutsal bileceksen,
Asırlarca yalnız kalmak,
Aşkınla mutlu olmak,
Seni kalbimde bulmak,
Bilemezsin ne kadar zor,
Yalnız geçen günleri saymak,
Kalbimin feryadına gülüp geçtin de,
Gözlerimin yaşına mı bakacaksın,
Bir el gibi geçi gittin de
Gecemin ateşini mi yakacaksın,
Duyguların gelir önüne,
Gül dikenli olur bülbül çileli,
Hayatı yeni yeni bileli,
Neler çektim buraya geleli,
Mektuplara sor da söylesin
Dağ taş demeden gezdiğim yerleri
Ben seni nasıl sevdim biliyor musun?
Bir kâğıt, bir kalem alıp yüzlerce satıra,
Kelime kelime nasıl işledim,
Yüzünü ve gülüşünü hayal ederken,
Bölünmüş gece uykularımın ortasında,
Gizli gizli nasıl ağladım biliyor musun?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!