Gel dünyayı ardına at
Cum‘a günü cum‘a günü
Ölmüş kalbim bulur hayat
Cum‘a günü cum‘a günü
Mümin isen etme nazı
Terkeyle sohbeti sazı
..
Sayın Başkan, Meclisimizin Değerli Üyeleri ve Değerli İdareciler,
Bugün”10 Ocak Çalışan Gazetecilerin ” ve “İdareciler Günü” olması nedeniyle, şahsım adına söz almış bulunmaktayım. Sözlerime başlamadan önce hepinize saygılarımı sunarım.
Sayın Başkan, Değerli Üyeler: Bugün, 10 Ocak, ”Basın Çalışanları ve İdarecileri Günü” Bu günün tüm emekçi basın mensuplarımıza mutluluk getirmesini diliyorum. Mesleğim eğitimci olmasına rağmen, basınla ilgili yazarlık yanım itibariyle, “İstanbul Gazeteciler Derneği’”in üyesiyim. Bu yanılmada huzurunuzda olmaktan mutluluk duymaktayım. Hepinizin bildiği gibi basınla ilgili düzenleme,1960 ve 1982 Anayasamızda da ifadesini bulan, aynı zamanda dört üncü kuvvet olarak bilinen basınımızın, çok önemli bir güç olduğunu unutmamalıyız. Bu gücü elinde bulunduranlar, ülkemizin ve toplumumuzun genel çıkarlarını düşünmek zorundalar. Aksi halde yapılan bir hatayı, bütün toplum olarak ödemek zorunda kalmış oluruz. O nedenle, basınımızın değerli çalışanları bu tür çalışmalarında çok hassas olmaları gerekmektedir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Çağdaş Hukuk Devletidir. Bundan dolayıdır ki, Basın mensuplarının haklarını düzenleyen 212 sayılı kanunun çıkarılmıştır. Bu kanun 10 Ocak 1961 tarihinde yürürlüğe girmiştir. O günden beri, 10 Ocak Günü gazeteciler günü olarak kutlanmaktadır. Bu günün önemi ve anlamı bakımından değerlendirecek olursam; Basın çalışanları, ülkemizin “sosyal, ekonomik ve kültürel” değerlerinde, insanlarımızı bilinçlendirmek adına, doğru haber yazmak zorundalar. Bu açıdan bakıldığında, bütün basın çalışanları çok önemli ve anlamlı bir görev üstlendiklerini bilmelidirler. Basın ahlak ilkelerine tam anlamıyla uyulması ve uygulamasında buna dikkat edilmesinin de önemli olduğu da hiçbir zaman akıldan çıkarılmamalıdır. Toplumumuzun her alanda, basının ciddiyetine inancı sarsılmamalıdır. Bu bakımdan her türlü uygunsuz davranıştan mutlaka uzak durulmalıdır. Aksı hali, ülkemiz ve toplumumuz için kargaşa yaratmasına sebebiyet vermiş olur. Böyle bir olgunun oluşmaması için, basın çalışanların tamamı, Basın ahlak ilkelerine mutlak uyarak görevlerini yapmalı, görevinde sorunlu olanlarında ıslahı cihetin gidilmelidir. Bu hal ve davranışlarda sorun yaratanlara karşı tedbir almakta, sayın yöneticilere düşmektedir. Bu açıdan, yazılı ve görsel medya dediğimiz bu müesseslerin yöneticileri ve çalışanları dikkatli olmak zorundalar. Çeşitli zorluklar içinde olsalar dahi, vatanımızın ve milletimizin sağlık ve selameti adına, hayatı önem taşıyan bu mesleğin mensupları çok dikkatli olmak zorundalar. Davranışlarını, ülkemizin yararını göz önünde tutarak ayarlamasını bilmeliler. Ülkemizin topyekûn kalkınmasında ve toplum yararına olan bütün hizmetlerde, görevlerini yerine getirmelerinin hayatı önem taşıdığını bildikleri kanaatini taşımaktayım. Bilmeyenlerinde, mutlaka bilmeleri gerektiğini hatırlatmak isterim. Çünkü bu meslek sahiplerinin dikkat etmeleri gereken, insan hak ve özgürlüklerini ön planda tutarak, insan sevgisi ve hoş görü duygularına azami duyarlılık gösterilmelidir. Ne yazık ki, zaman zaman kişi hak ve hürriyetleri hiçe sayılarak, yanlış uygulamalarda yapılmaktadır.
Sayın Başkan, Değerli arkadaşlar, Basında görevli bütün çalışanlardan ve idarecilerinden beklentim, Türkiye Cumhuriyeti Devletine ve onun vatandaşlarına zarar verecek her türlü biçimsizlikten uzak durmaları olmalıdır. Böyle bir duyarlılık içinde hareket etmeleri gerektiğine inanıyorum. Bu vesileyle, “10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü” ve yöneticilik görevini yürütmekte olan “İdareciler Günü’nü” içtenlikle kutluyorum. Sözlerimi tamamlarken yüce meclisimize saygılarımı sunuyorum.
Mürsel Adıgüzel
CHP Grup Sekreteri
..
Herkes annesine çiçek alırken
Ben bir ah çekerim anneler günü
Eller neşelenip mutlu olurken
Ben boyun bükerim anneler günü
Kapıdan içeri girdiğim zaman
Duvarda resmini gördüğüm zaman
..
ŞEFİKA ÖĞRETMEN
Tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü tebrik ediyorum saygılarımla.
Bir Şefika öğretmen tanırım çeyrek asırdır
Komşuluk kültürünün yozlaştığı günümüzde, komşularına olan yaklaşımı beni hep etkilemiştir. Bu yüzden onu anlatmak istedim. Şefika Mumcu öğretmeni tanıdığım günden bu yana komşuluk ilişkilerine hayran olmuşumdur. Ona göre karşılaştığı insanların dini, dili, ırkı görgüsü göreneği, alt yapısı hiç önemli değildir. Okulunda bir öğretmen arkadaşına nasıl davranıyorsa, mahallesinde her konumdaki komşusuna aynı titizlikte önem verir ve öyle davranır. Komşusu onun başının tacıdır. Günümüz koşullarında böyle gönül insanları görmek oldukça zor. O, insanların kusurlarını görmemeye çalışır, küçük küçük meziyetleriyle, kişilere iltifat ederek onurlandırır.
..
Bugün Sevgililer Günü Efendim
Dünya Aziz Valentin Günü diyor
Müslüman kardeşlerimi bir görsen
Hıristiyanlara nasıl benziyor
Bugün Sevgililer Günü Efendim
Bana Senden başka Sevgili yok ki
..
Dünya şiir günü bugün; salıverin şiirleri,
Bent vurmayın duygulara,yürekleri dağlasınlar.
Yollarını kapatmayın,susturmayın şairleri;
Aksın sular seller gibi, gönüllere çağlasınlar,
Bu gün dünya şiir günü; salıverin şiirleri...
Bu gün dünya şiir günü; bir dinleyin şiirleri;
..
Sınıfımızda rehber,okulumuzda yolumuzsunuz.
Öğretmenim siz kale, bükülmeyen kolumuzsunuz,
sizler olursunuz bize örnek,
Öğrenciler bunu düşündü hep,
O bizleri yetistiren,bir eğitim aşığı,
yüzünden anlaşılır,yılların kırışı,
Onların emekleri,bizde çok büyük,
..
Kadınları sekiz martta görenler
Neye yarar dünya kadınlar günü
Bütün sene eza çefa verenler
Neye yarar dünya kadınlar günü
Kutlu olsun eğer bir gün yeterse
Bu kadarcık sizi tatmin ederse,
..
Bugün mayısın yedisi
Adliyeler dolup taştı öğretmenlerle
Suçluydular öğretmenler
Suçluydular elbet
Suçları okumaktı yazmaktı
Suçları öğrenmek öğretmekti
Ve suçları gerçeği görmekti
..
1940- 50- 60 lı yıllarda bir öğretmen maaşıyla 25- 30 cumhuriyet altını alırken, öğretmenin protokoldeki yeri ikinci sıradayken, maaş inmiş iki buçuk altına, protokoldeki yerini indirmişler kaçıncı sıraya.. Galiba birileri bizimle dalga geçiyor olacakkiHangi tv yi açsan öğretmene olan saygılardan önemi ve ne kadar sevdiklerinden bahsediliyor.,Hoş görünüze sığınarak Bu öğretmenler gününde ben de size bir anımı anlatmak istiyorum
dürüst, namuslu, vatan ve insan sevgisiyle; bilginin, sevginin, emeğin yönettiği bir dünya kurmak için uğraş veren tüm öğretmenlerimizin ÖĞRETMENLER GÜNÜ KUTLU OLSUN. saygıyla
.KAPI NEYLE AÇILIR?
..
Neden ayrılık başladı
Gün birlik günü değil mi?
Aşk treni yavaşladı
Gün birlik günü değil mi?
Yine varken yemeğimiz
Neden boşa emeğimiz
..
ZİLHİCCE AYININ FAZİLETİ
Kurban bayramının bulunduğu aya Zilhicce denir. Zilhicce ayının ilk on gününde yapılan ibadetlerin kıymeti çoktur. Bu husustaki Hadis-i Şeriflerden birkaçı şöyledir:
" Zilhiccenin ilk günlerinde tutulan oruç, bir yıl oruç tutmaya, bir gecesini ihya etmek de Kadir gecesini ihya etmeye bedeldir."
[Hadis-i Şerif Kynk: İbni Mace]
..
Hasrette bir gün yorulur
Sularda akar durulur
Kollarım sana sarılır
Ben o günü bekliyorum
Sevdamız hüküm sürecek
Yüzümüz daim gülecek
..
Ders çalıştığımız kütüphane hepimizin
Buradaki kitaplar bizim geleceğimizin
Ders çalışır okuruz kitabı yerine koyarız
Yaptığımız hareketten mutluluk duyarız
Kirletmeyiz üzerimizi ve çevremizi
Çöp kaplarına atarız gereksiz çöplerimizi
..
KUTLU OLSUN
Ben neşeyi unutmuştum,
Sen öğrettin gülmeyi
Sevgiyi sende buldum,
Sen öğrettin özlemeyi,
Heyecanı unutmuştum,
..
Öğretmen, bana öğreten
Senden öğrenende ben
Sen öğreten, ben öğrenen
Öğretmendir öğreten!
“Oku” yaratandan ilk emir
Okutan da öğretmendir
..
Zamanın yanında gezer,akıllılar
Belanın önünde gider, akılsızlar
İlim irfan yolundadır, öğretmenler
Korumalılıkda vardır, Mustafa Ödevler
Suretinde var temizlik
Ahlakında var güzellik
..
Nasıl bir gençlik yetiştirmek istiyoruz?Bu konuda yeterince net miyiz? Toplumdaki değişik kesimlerin kriterleri veya idealleri birbirine yakın mı?Peki ülke gençleri ve dünya gençleri yeterince tahlil ediliyor mu?Anketler analizler yapılıyor mu?Tüm bunlar sağlıklı bir planlamaya dönüşüyor mu? Sorduğum hiçbir sorunun cevabı tatmin edici bir 'evet' değil bence...
Bu ülkede dindar bir gençlik yetiştirme ideali var.Vatansever bir gençlik ideali de var,sorumluluk ve vefa duygusuna sahip bir gençlik isteyen de var;Geleneklerine,örfüne,tarihine bağlı milliyetçi bir gençlik isteyen de..Sorgulayan,insanı merkeze alan,evrensel düşünen,dayatmacılığa karşı yaratıcı insan yetiştirme hayali de var.Peki bütün bu istek ve idealler ,ülke ve dünya gerçekleri esas alınarak bir süzgeçten geçirilebilmiş mi? 'Hayır' . Analizler yapılıp bunun ışığında 50-100 yıllık eğitim projeleri siyaset üstü bir özen gösterilerek hazırlanabilmiş mi? 'Hayır'.
Ortaöğretim kurumlarımıza bakıyorum da hiç bir uygulama tarafsız bir harmandan oluşan ideal bir gençlik yetiştirme amacında görünmüyor.
Çocuklarımız ağır bir ders yüküyle karşı karşıya bırakıldığı için, velilerimiz karne başarısıyla övünür hale gelmiş;liseler üniversite başarısını başarı karnesi kabul etmiş durumda.Öğretmenler bu acımasız yarışın,sınav yoğunluğunun ahlaki zaafa uğrattığı öğrencileri sınıflarda vukuatsız tutmayı neredeyse başarı sayacak hale geldiler. E! O zaman hani ideal gençlik?Bu gençlik okullarda yetişmeyecek de nerede yetişecek?...
..
Öğretmenim
Aydınlığın yoldaşı..
Kahramanım benim
Bu gün senin günün..
Ellerinden öpüyorum..
Kaynağın benim….
………………..Sınıfımın nuru gel…
..
Eğitim Üzerine Yazılar:
EĞİTİMDE SEVGİ AYARI
Öğrenci okulu sevmiyor. Eğitim bakanlığı okulları sevdirmek için ne yapıyor acaba? Çirkin mimari mi sevdirecek okulları. Beton yığını yeşile yer vermeyen, her biri bir kışla misali soğuk, hapishane gibi sıkıcı. Öğrenci sayısı arttıkça yapılaşma artmış, oyun ve dinlenme alanları yok denecek kadar azalmıştır.
Öğretmen notla tehdit eder. Sınıfa hakim olmayı bilmez. Dersi ve kendisini sevdirmez, sevdiremez, tek çıkış yolu azarlama, disiplin ve tehdit. Anaokulunda sevgiyle kaynaşan yavru, ilk okulda bu sevgiyi kaybetmekte, orta okulda hırçınlaşmakta, lisede çeteleşmekte, üniversitede toplum düşmanı olmakta, bitirince de ailesinin başına bela işsiz bir fert olarak problem üretmektedir.
Milli eğitim bakanlığı acaba bu analizleri yapıp çare üretmekte midir? Üretiyorsa biz bir eğitimci olarak neden farkına varamıyoruz. Yani yapılan okullar mimari olarak biraz değişiklik arz etse de yeşil alan olarak iç açıcı bir noktaya gelen atılımlara rast gelinmemektedir.
..