ÖĞRETMEN ŞİİRLERİ

ÖĞRETMEN ŞİİRLERİ

Fatih Tuna

Bir yüz düşle benim için
Bir hayat çiz, çizgileri yüzümden okunsun
Bir kişilik bul benim için
İçinde her şey; adam gibi olsun
Benim için bir ev, bir resim yap mesela
İçine gireyim, bu benim diyeyim.

..

Devamını Oku
Dinçer Çankaya

Zordur öğretmen olmak vefadır
Ve kırk yıl bir harf felsefesiyle
çağlayandır....
umuttur sevdadır
Tekrar tekrar yeşermektir evrende...

Zordur Öğretmen Olmak Candır
..

Devamını Oku
Haydar Eraslan

Ben Öğretmen! ...
Adı sanı duyulmamış dağ köylerinde yanan ışık,
Ben Öğretmen! ...
Yurdumun en ücra köşelerinde dalgalanan bayrak,
Ben Öğretmen! ...
Karanlıkları yırtan mum alevi.
Ben sessizlerin sesi,kimsesizlerin kimsesi,
..

Devamını Oku
Selahattin Yarar

Ahmağa öğretmen olmak, ölümden beterdir!
..

Devamını Oku
Zeki Yıldız

Basibos birakma beni senin yüregim,
Ugruna neler feda etti görmezmi gözlerin,
Kimin için yasiyorum senindir cismi halim,
Serseri Duygularima Ögretmen ol bu gün..

Sevmeyi ögret bana karsilik ummadan,
Nasil aci çekilir söyle canim yanmadan,
..

Devamını Oku
Bekir Sami Ünsal

Öğretmek ve eğitmek bir maharet işidir
Bu işleri başaran; bir öğretmen kişidir.

İlim irfan yolları fedakârlıklar ister
Korkmadan ve yılmadan yalnız öğretmen gider.

Yetişmiş nesillerin ufkundadır ideal
..

Devamını Oku
Ali Yıldırımer

Öyle bir hayat yaşadım ki ben
Dostu gördüm arkadaşı gördüm sırdaşı gördüm
Yanımdan ayrılmayanları,yan yan kaçanları gördüm
İyi günde kötü günde Gönen Öğretmen Liseliler varmış

Bir yerde bakarsın üç yüz kişi olmuş
Bir bakmışsın yanında sadece beş kişi kalmış
..

Devamını Oku
Ramazan Özerli


BAYRAK TÖRENİNİ NE BİLSİN SOYSUZ.
NEREDEN GELDİĞİNİ HİÇ SORGULAMAZ.
DÜNYADA TEK GAYESİ YOK SORUMSUZ.
BU GÜN ÖĞRETMEN YARIN KİMİ DÖVER.

MARŞIN ANLAMINI HİÇ BİLMİYORSA.
..

Devamını Oku
Hamdi Oruç

Bir ay Öğretmensin Eğitim ordusunun en Paşasısın

Hatırlıyorum o öğretmenimi okullar açılınca
Bir ay öğretmendi eğitim ordusunun en paşası
Aylar doğdu içimde

Öğretmenler ay
..

Devamını Oku
İbrahim Faik Bayav

-Bir öğretmen sınıfta ne demiş? -
Öğretmenler, sınıfa, girmez boşuna, demiş.
Disiplinsiz sıralar, gitmez hoşuna, demiş.
Görmüş jöle nesnenin saçlara ettiğini;
Dönmeyiniz çocuklar, tavus kuşuna, demiş.


..

Devamını Oku
Recep Uslu

Bir başkadır memleketimin toprakları, bir başkadır memleketimin ormanları, bir başkadır memleketimin kıyıları. Yeşille mavi kucak kucağa seviştiği yer Çakraz, insanlar heyecanlı, insanlar mutlu, umutlu….
Kırk yıllık okul arkadaşım Harun’dan haber aldığımdan beri büyük bir heyecan içerisindeydim. Bolu erkek öğretmen okulu mezunları 23 Mayısta Çakraz’da buluşacaktık. Kırk yıldır görmediğim, görüşmediğimiz sınıf arkadaşları, devre arkadaşları buluşacaktık. Kimler sağ ve sağlıklıydı acaba…
Bir gün önceden Harun’un Caycuma-İhsanoğlu köyündeki evine eşimi ve baldızımı alarak gittim. İki oğlu iki torunu gelini ve eşi bizi sımsıcak karşıladılar. Sarılıp hasret giderdik. Toplantıyı Bartın’daki arkadaşlarıyla birlikte düzenleyen Harun çok heyecanlıydı. Eski fotograflara bakarak bu kim şu kim diye diye heyecanına ortak oldum ve sabahı zor ettik. Bartın öğretmen evine gittiğimizde bana:
-Sen öğretmen evine git, ben arabayı park edip geleyim bakalım seni tanıyan çıkacak mı? Dedi.
Öğretmen evinin kapısından içeri girer girmez bir masada oturan Fadıl, Hayrettin, Ahmet ayağa kalktılar, bana hoş geldin dediler. Heyecanları gözlerinden okunuyordu. Oradaki kalabalığa baktım, yüzler yabancı değildi ama isimler hafızadan silinmişti. Düzce gurubuyla beraber Haydar, Secattin, İrfan geldiler.Sarıldık. Ben onları onlar beni anımsadı.Sen son sınıfta hangi sınıftaydın dediler. 3_A dedim. Şu masa sizinkiler dediler yanlarına gittim, İşte Musa, Emin… sarıldık… Adapazarı-Geyve gurubu geldiler, onlarda sınıf arkadaşlarım yoktu…hoş geldin dedik, biraz sonra Bilecik- Bozüyük gurubu geldi…hepsi benim arkadaşım, memleketlimdi. Hep birlikte Sami’yi bizim arabaya alarak Çakraz’a hareket ettik. Akşamın güzelliği koya vurmuştu. Bir sürü kalabalık toplanmış yakalarına hangi yıl ve hangi sınıftan mezun olduğunu yazıp asmaktaydı. Rüştü’yü gördüm, yanına gittim, tanıyamadı…garip garip bakıyor yakamdan ismimi okumaya çalışıyordu. Bende göstermemek için her türlü numarayı yapıyordum. Sen ne olmuşsun öyle ikibuçuk katına çıkmışsın Recep dedi..sarıldık, ötede Recep Tavukcu’nun sesi geliyordu.Omuzuna vurdum..döndü…oooo…çekti. Sarıldık, Mehmet İmamoğlu (Abanoz) oradaydı..ben abanoz soy adı sanıyordum, meğer lakabıymış, kırk yıl sonra öğrendim. Sinan’da oradaydı, ben onu o beni tanımadı. Tanıştıktan sonra ikide bir el hareketi yaparak “ hay Allah” dedik.
Akşam yemeği yiyeceğimiz balık lokantasına yöneldik. Herkes yer bulma ve kırk yıldır görmediği arkadaşlarıyla sohbet etmeye çalışıyordu. Tam ikiyüz kişi toplanmıştık. Bozüyük gurubu bize süpriz yaptı. Bize gelen duyuruda eşler katılmayacak, bizler yatılı okuduğumuz okulda yaptığımız hergelelikleri anlatacağız dendiği için eşimi götürmemiştim, ama Bozüyük gurubunun eşleri “ ya bizide götürürsünüz yada sizde gitmezsiniz “ diye baskı yapmışlar…Eee eşlerin dediği olmuş tabii. Sınıf arkadaşımız Yunus Sayım da geldi yanımıza.
Mezun yılına göre fotograf çektirmek için Secattin anonsa başladı. 1960 yılında mezun olan bir ağabeyimiz vardı en yaşlı, sonra 1963 mezunu üç ağabeymiz, en kalabalık gurup bizdik 1968 – 1969… hepimiz bir kareye sığmadığımız için sınıf sınıf çektik resimlerimizi.. şu an resim önümde…ayaktakiler soldan sağa, Halil,Mehmet, Recep, Yunus, Musa,Recep…oturanlar soldan sağa, İrfan, Rüştü,Lütfü, Ahmet, Emin…
..

Devamını Oku
Selim Temiz

Bütün anneler kutsaldır; ayaklarına sermişler kutsal cennet
Tüm kötülüklerin anası yalandır,kötünün ise yeri cenennem
Her adam olacak bebek kutsal bir melek bilir kendi annesini
Bebek,bir toprak,bir yol,bir fikir ve vatanı görmeli annesini

Sen sen olamazdın,ben ben olamazdım olmasa idi kutsal anne
Zengin ve fakiri,makamlı ve makamsızı her insan canım anne
..

Devamını Oku
Alper Mallı

ben şairim
ben mimar sinan olmak isterdim
ben fahrettin altay olmak isterdim
ben denizlerde kum
rüzgarda serinlik olmak isterdim
ben öğretmen olmak isterdim
ben mustafa kemal atatürk olup yurdu kurtarmak isterdim
..

Devamını Oku
Hasan Sancak

Biricik öğretmenim
İnan unutmam seni
Söz verdim bu yeminim
Sevgiye götür beni
Öğretmen öğretmenim
Yarınımdan eminim
Uzattım kollarımı
..

Devamını Oku
Hasan Sancak

Ben meyveyim-sen çiftçisin
Hep sularsın-sen bizleri
Sayfa sayfa-bir ciltçisin
Unutmayız-biz sizleri
Öğretmensin-sen öğretmen
Verirsiniz-bilgi hemen
Ne söylesem-sizlere az
..

Devamını Oku
Hasan Sancak

Öğretirken canlara
Asla hiç tükenmeyen
Ödenmez bütün kira
Var mı yok mu denmeyen
Öğretmen tutuşturur
O çağlara koşturur
Hâlleri perişandır
..

Devamını Oku
Recep Akıl


Kızgınlıklarımızın asıl nedeni, genellikle kendi hırsımız, yetersizliğimiz ve hatalarımızdır. Bu yetersizliklerimizi ve hatalarımızı görmek istemediğimiz için de bahaneler üretmeyi severiz.

Bu sebeple asıl yapmamız gerekeni yapmayıp üretmiş olduğumuz bu bahanelerimizin ardına sığınır genellikle problemin çözümünü zorlaştırırız.

Her insan zaman zaman yetersiz kalabilir ya da hırsına yenik düşer ve bu yüzden hata yapabilir.

..

Devamını Oku
Kemal Kabcık

Köylü; DSP ile, Emekçi; DSP ile, Yazar; DSP ile, Öğretmen; DSP ile, Öğrenci; DSP ile, Anne; DSP ile, Baba; DSP ile, Evlat; DSP ile: VATAN! .
..

Devamını Oku
Perihan Pehlivan

Feriha hanım ağır bir ameliyat geçirmişti. Yoğun bakımdan çıktıktan sonra normal odada fazla kalmak istememişti. Doktora rica etti.
- Söz veriyorum kendime dikkat edeceğim ilaçlarımı muntazam alacağım. Kontrollerime düzenli geleceğim.
Onun bir oğlu br kızı vardı.Oğlu dördüncü sınıfta; çalışkan sevimli,cin gibi çocuktu. Hemde çok sosyal bir çocuktu. Yaşına rağmen annesine yardımcı olmaya çalışıyordu, kardeşini koruyp kolluyordu.
Akşamdan beri düşünüyor annesine bir türlü söyleyememişti. Çünkü annesi çok bitkin ve yorgundu. annesi, kardeşi ve kendisi yanlız kalmasın diye hastaneden erken çıkmıştı.Ömer, öğleden sonra okula gidiyordu. O nedenle sabahı bekledi. Kahvalı yaptıktan sonra, Annesinin yanına oturdu.
- Bugün nasılsın anne! Diye sordu
- Sağol canım iyiyim
- Sen nasılsın iyimisin yavrum, derslerin nasıl? Dedi.
..

Devamını Oku
Ertan Ünlü

Ne gerek öğretmene yaşamak için para,
Dertmi insanlara ki garip düştüyse dara,
Oturupta düşünmüş,sıkışık kara kara
Her şeye rağmen asil kahramandır öğretmen,
Hep böyle konuşulur çok cahil kalmışsın sen.

Ne eti ne ekmeği ne kağıt kalem olsun
..

Devamını Oku