ÖĞRETMEN ŞİİRLERİ

ÖĞRETMEN ŞİİRLERİ

Tevfik Tükenmez

Hergün öğretmen olun

Hergün öğretmen olun efendim bize........ hergün nakış nakış işleyin gönlümüzü.. kalem verin elimize şiirler yazdırın... tuval serin önümüze resimler çizdirin... notalar öğretin bizlere müziği sevdirin... yazdığımız şiirler elimizde kapı kapı gezmeyelim.. ilgilenir misiniz? besteler misiniz? demiyelim...
kendi mahur şiirlerimizi hüzzama besteleyelim.. saba,nihavent.. uşşak ta olsun,hüseynide eğlenelim.....
güzel bakan gözler güzel görür dünyayı ve olayları pozitif değerlendirir.. güzel sanatlar öğrenelim ki gönlümüzde.... güzelliklerden başka yer kalmasın.... huzur ve mutluluk her yanımızı kaplasın.....
..

Devamını Oku
Yusuf Tuna

İnsanı aydınlatıp ışık verir,
Kendisi ise mum misali erir.
Özde vatan sevdası ile yürür,
Eğitimin öğretimin başıdır,
Öğretmen ülkenin temel taşıdır.

İnsana emanet gözüyle bakar,
..

Devamını Oku
Ayşe Akdoğan

Apartmana geldiğinden beri sessiz sedasız çalışıyordu sürekli. Bir taraftan bahçedeki çöpleri topluyor. Bir taraftan da çiçekleri suluyor, toprağı temizliyordu. O geldiğinden bu yana her tarafa bir canlılık gelmişti. Çiçekler nasılda canlanmıştı. Yapraklar daha da yeşillenmişti. Bir akşamüzeri Nevin ablanın tanıştırmasıyla tanışmış olduk. Mustafa amca. Yetmiş yaşlarında emekli bir öğretmen. İçim bir garip oldu öğretmen olduğunu duyunca. Hüzünlendim. O kadar asil bir duruşu vardı ki saygın emektar bir öğretmen. Görevli olarak çalışacakmış apartmanda…

Bir sabah kapımızı çalıp da, ekmek istiyor musunuz? Dediğinde boğazıma bir şeyler düğümlendi. Hiç bir şey diyemedim. Dilim tutulmuştu. Kapıyı kapattığımda aklımda bin düşünce vardı. Duygularım karman çorman. Kim bilir nasıl güzel insanlar yetiştirmiştir, kazandırmıştır topluma diye düşündüm. Her geçen gün sevgim artıyordu Mustafa amcaya. Konuşmak, dertleşmek çok istiyordum.
Bir sabah bahçeyi sularken Mustafa amcayla konuşma fırsatını yakalamıştım. İçimden o kadar çok şey geçiyordu ki. O öpülesi ellerinden tutup saygıyla öpmek istiyordum.
—Günaydın öğretmenim kolay gelsin, dedim
Gözleri ışıl, ışıl oldu bana bakarken. Yıllardan beri duymak isteyipte duyamadığı bir sözü duymuştu. Eski günlerine döndü birden. Gözleri dolu, dolu oldu.
—Günaydın kızım, dedi
..

Devamını Oku
Meral Yıldız Durmuş

Bir öğretmen tanıdım…
Yiğitlik özünde saklı,
Sevdası gözünde saklı,
Mertliği sözünde saklı,
Duruşuyla hayli farklı.
Bir öğretmen tanıdım…
Her dem doğruyu söyleyen,
..

Devamını Oku
Mürsel Adıgüzel

24 Kasım Öğretmenler Günü

Değerli arkadaşlarım. Bugün Mustafa Kemal Atatürk'ün, 24 Kasım 1928 tarihinde Millet mekteplerinin açılışını yaptığı gün dür. Bu gün ilk olarak dilimize ve sesimize uyan bugünkü alfabenizin kabul edilişinin ardından, herkesin okur yazar olması anlamınını taşıyan gündür. Mustafa kemal Atatürk’ün Başöğretmenlik unvanını alması ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin O yüce insana bu unvanı vermiş olması çok önemlidir. İşte bu nedenle, bu gün 24 Kasım, Baş Öğretmenlik günüdür ve O yüce insanı şükranla anıyorum. Bu hatırlamayı yaparken, şunu da vurgulamak istiyorum. Bugün, 1980 ihtilalinin mimarından olan ola, o günün Milli Eğitim Bakanı Sayın Hasan Sağlam'ın hatırlaması sonucunda, böyle bir günün varlığı böyle ortaya çıkmış oldu.
İşin özü, bu gün Atatürk'e Baş Öğretmenliğin gecikmeli olarak, 1981 yılında verilmesidir. Bugün Atatürk’ümüzü anma günüdür ve ülkemize has bir gündür. Bütün dünyadaki gibi kutlanan bir öğretmenler günümüz halen yoktur. Bu durumu görmemezlikten gelenlere hala bir anlam veremedim. Ya dünyaya uyarsın, ya da kendi kuruluş tarihine. Dünya 5 Ekim diyor. Bizde Öğretmen okullarının açılışı olarak 16 Mart diyorsak, neden kabul görmediğini hala anlamak mümkün değil. Neden ve niçin bu dayatmanın yapıldığını anlamak mümkün değil. Neden bütün temel gerçekleri göz ardı edip, kaçıyoruz.
Bakın değerli okur ve yazar arkadaşlarım. Toplumları yönetenler ve yönetilenler diye ikilemli düşündüğümüzde, kimlerin kimlere ne sunduğu ortaya çıkar. Gelin Hey dünyamızın güzel insanları. Gelin birlikte oturup düşünelim. Düşünelim ki, yaşanır bir dün yayayı nasıl kurabiliriz. Düşünelim ve kafalarımızı o temel ilkelere yoralım. Çağdaş bir dünyayı yaratmak için, o felsefeyi bilen öğretmenlerin yetiştirilmesi sağlayalım. Onlarda, önce çocukların nasıl yetişmesi gerektiğini bilsin ve o felsefe biliminde yetiştirsinler. O kişiler anne baba olduklarında, sosyal genleri düzenli olan çocuk sahibi olsunlar. İşte mutlu bir dünya düzenini bu şekilde kurulur derim. Bunun ölçütü de düzenli bir ”eğitim-öğretimle” oluşur. O zaman kaliteli insanlara sahip olmuş olursunuz.
Bu dünyanın çok değerli ve güzel insanları, artık uyumayalım ve uyanalım. Öğretmeni açlık ve saf alete terk etmeyelim. Onların bütün günlerine saygı duyup kutlayalım. Onların toplumumuza daha faydalı olması yönünde, bütün imkânlarımızı kullanalım. Aksi halde geleceğimizin başı dik nesillerin yetiştirilmesi, mümkün olmaz ve hayal olur. Öğretmenlerin 'sosyal-ekonomik ve kültürel' düzenlerini korumazsanız, onların okutmuş oldukları öğrencilerine, simit satmasını engelleyemezsiniz. İşte bu çarpıklığı durup düşünmek zorundayız.
Bütün bu olumsuzlukları düzelmeden, hiçbir kimse gelişen dünya düzeni içerisinde, evrensellikten bahsetme hakkını kendinde görmemelidir. Bugün öğretmenlerimizin günüdür deyip, o anlam da kutlamak hiçbir zaman öğretmenin sorununu çözmez. Onların içinde bulunduğu şartların ve sorunların ele alınarak çözüme kavuşturulmadıktan sonra. Kutlamanıniz hiçbir anlam taşımaz. Kendi kendimizi kandırmamıza gerek yoktur. Bugün,Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ün almış olduğu unvanının günüdür ve o anlamda kutlanması gerektiği gerçeğini bilmeliyiz. Öğretmenlerimizin gününü de gün gibi kutlamanın gereğini yerine getirmesi gerekir diye, düşünüyorum.
..

Devamını Oku
Abdullah Atay

'Öğretmenler, yeni nesil sizin eseriniz olacaktır.'
Mustafa Kemâl Atatürk

Yarınlar yeni kuşağın, yeni kuşak ise öğretmenlerin eseridir.
Ulusların medeniyet seviyesi, öğretmene verilen kıymetle ölçülür.
Çağdaşlığa ve barışa gönül verip,Atatürk’ün izinde yürüyen eğitim ordusunun vefakâr neferlerinin öğretmenler gününü kutlar; görevi başında şehit olan öğretmenlerimize Allah’tan rahmet dilerim…

..

Devamını Oku
Şah İsmail Ateş

Başöğretmenimiz Atatürk'ün
İnsancıl kültür nefesini
Yıllara taşıyan beyinlere nakşeden
Karanlıkları kurşun gibi yırtan
Vatan harcının ilk emeği öğretmen

Omuzlarında Kemalizm'in ağır yükü
..

Devamını Oku
Mustafa Uzelli

Ana kucağından alır yavruyu
Okutur, yazdırır, öğretir doğruyu
Anne şefkatiyle her bir çocuğu
Kucaklar, sarar onu öğretmen.

İlk beş yıl çabucak geçer
Beş yıl ne ki, okul da biter
..

Devamını Oku
Ahmet Kemal

Eğitim Üzerine Yazılar


MİLLİ EĞİTİMİN TRAJEDİSİ

Öğretmenler kendi aralarında konuşuyorlar: okullar öğrencileri bozuyor.
Yıllar önceydi. Bir ilköğretim okuluna atanmıştım. Bu benim ilk öğretmenliğim değildi ama ilk atamamdı. Kadrolu ilk öğretmenliğimdi. Emektar bir idareci öğretmenle konuşuyoruz. O yılların tecrübesiyle ‘öğrencileri biz bozuyoruz’ diyordu. Onlar buraya ilk geldiklerinde tertemizdiler. İlk yıl hiçbir problem çıkmıyor. Ancak 2. 3. yıllar için aynı şeyi söylemek mümkün değil.
..

Devamını Oku
İsmet Zeren

Azalırken insanlarda güven duygusu
Doluyorken yüreklere zulüm korkusu
Sarmışken beyinleri ölüm uykusu
Karanlığa ışığın adı öğretmen

Bilgeliğe giden yollar hızla uzarken
İlim gölü sel değil damla damla sızarken
..

Devamını Oku
Vehbiye Yersel

Cumhuriyet ilkokulunda kartopu
Cumhuriyet ilkokulunda bir yıl çalıştıktan sonra,Müdür yardımcısı kadrosu verildi,Müdür Beyin öğretmenlerden birini önermesi gerekirdi.bir de dışardan müracaat edenler varsa aralarından md. Kimi isterse o seçilecekti.
Bana müdür beyden teklif geldi,önce istemem dedim,ama müdür bey beni çok istiyordu,dilekçemi verdim.emir gelinceye kadar da hem idari işlere baktım, hem sınıfımı okuttum,iş biraz uzamıştı. Meğer bu görevi isteyenlerden benden daha kıdemliler vardı,bunlardan birisi bakanlığa şikayet dilekçesi vermiş, benim hakkımda. 3 ay içinde emir geldi, 3 aylık makam ücretim toptan ödendi,ve o zaman müdürüm bana olanları anlattı,gerekçe olarak ben daha kıdemliyim demiş.
Kıdeme değil başarılarına göre insanları değerlendiriyoruz cevabı verilmiş o kişiye.
O yıl çok kar yağdı,bir de kar yetmiyormuş gibi, afet sayılabilecek kasırga oldu, binaların hastanenin okulların çatıları uçtu,dükkan ve iş yerlerindeki,levhalar tabelalar uçtu,kıyamet koptu sanki, kasırganın dinmesinden bir kaç gün sonra yerdeki karlar yumuşacık,öğrenciler arasında teneffüste dolaşıyorum,kartopu atanlar oldu,birbirlerine,karın içinde kum varmış ki öğrencinin gözü kızardı,
Ama kanlanma yok. Ufak bir kızartı. Al başına belayı.sınıf öğretmeni, nöbetçi öğretmen,ben hepimiz okul bahçesindeyiz. Ama 1200 öğrenciyi zaptetmek kolay olmasa gerek.
Üzerimize düşeni yapmıştık.
..

Devamını Oku
Ahmet Sargın

Ders çok, konu da çok! Ancak okuma- yazma ve yazarlık dersi çok daha önemli bir şey! Çocukları okumaya- yazmaya alıştıracaksınız, okuyacaklar, yazacaklar ve "Kalem kılıçtan keskindir" sözünü uygulayacaklar; " Beşikten mezara kadar okumanın" farkına varacaklar. Okumayı bir Türk'ü kabul edecekler!
Yozgat Merkez Ağahefendi İlköğretim Okulu yöneticilerinin misafiri olduk. öğretmen arkadaşlarımız bizi okullarına davet ettiler: " Yazarlarla öğrencileri- Okur'ları buluşturuyoruz" projesi kapsamında öğrencilerle bir sohbet yapmamızı istediler.
Bu davet üzerine Yozgat Şairler ve Yazarlar Derneği adına bu okulumuzu ziyaret ettik. Okuma yazma üzerine sohbetimizi gerçekleştirdik. Neden okumalıyız? Neleri, niçin okumalıyız? Okumanın bize katkısı ne olacaktır? Yazmanın insan hayatındaki yeri ve önemi? Şair ve yazar olmanın sırları neler olabilir? Gibi bazı sorulara cevap aradık. Anılarla şiirlerle okumaya duyulan özlemi ve okuma çilesini anlatmaya çalıştık.
Başta öğrenciler olmak üzere: Ağahefendi İlköğretim Okulu Müdürü Satılmış Gündüz, Müdür Yardımcısı Erkan Turan, Türkçe Öğretmeni Nesrin Gürel, Sınıf Öğretmeni Necati Sargın ve Din Kültürü Öğretmeni Ahmet Akgün hocalarımızda sohbetimizi dinleyerek bize destek oldular kendilerine teşekkür ediyoruz.
Yazarların öğrencilerle buluşması projesi önemli bir proje! Neden diyeceksiniz? Çünkü gençlerimize Okumanın önemi anlatılmalı, Kitabın vazgeçilmez olduğu vurgulanmalı, gelişmenin ve kalkınmanın esas temeli okumaktır eğitimdir bunun önemi belirtilmeli. Bunu en iyi yapacak olan da yazarlarıdır, şiirlerdir. Özellikle de eğitimci şair ve yazarlarımızdır. Bu konuyu çok önemsiyoruz.
Kitap okumayan toplum gelişemez. Düşünmeyen yazmaya ve fikir üretmeyen aydınlarla bir yere varılmaz. Okuma eğitimin vazgeçilmez bir parçası olduğu gibi yazma da eğitimin vazgeçilmezidir. İşte o zaman kalem kılıçtan keskin olur. İşte o zaman beşikten mezara kadar Okumanın tadına varmış oluruz. Kendi değerlerimiz var bunları eğitimde değerlendirebiliriz. Yeter ki iyi niyetli samimi adımlar atılmış olsun.
Ağahefendi İlköğretim Okulun da gördük ki: çocuklarımız bu konuya ilgi duyuyor Okumayı ve yazmayı seviyor. Öğretmenlerimiz de duyarlı; çocuklar görerek izleyerek okumanın önemini kavrasın istiyorlar. Yani isteyince olabiliyor. Gençlerimiz boş zamanlarını okuyarak yazarak değerlendirsin istiyoruz. Yazarı- Şairi şiirini tanısın onu örnek alsın yetenek ve kabiliyetini bu yönde kullanabilsin. Biz bunu önemsiyoruz, gelişmeye atılan ilk adım olarak görüyoruz.
..

Devamını Oku
Ahmet Sargın

24 Kasım Cumartesi (Öğretmenler Günü) Boğazlıyan İlçemizde “Yağmur Altında! ” konulu bir şiir dinletisi vardı. Programın organizesini dernek üyemiz şair Dilek Hokkaömeroğlu yapıyordu. Hem ona yardımcı olmak hem de şiir dinletisinde buluşmak arzusuyla cumartesi günü Boğazlıyan’a geçtik. “Yağmur Altında” şiir dinletisi Boğazlıyan Öğretmen Evi’nde yapılacaktı.
Topluma saatinden önce ulaşıp konukları karşılamak umuduyla salona geçtik. Şair-ozan dostlarımız birer ikişer salona girip tatlı bir muhabbete başladı. Sorgun’dan Ozanlar Derneği adına katılan Aşık Derdiyar ile Öz Ozanın atışmaları ilgiyle takip edildi. Program öncesi tatlı bir muhabbet yaşandı. Yozgat ekibi olarak önce biz ulaşmıştık salona, daha sonra Sorgun ekibi geldi. Ardından da Kayseri ekibi salona giriş yaptılar.
Şiir şölenlerinin en güzel yönlerinden birisi kaynaşma ve dostluklara kapı aralaması, ikincisi de ilin ya da ilçenin tanıtımına katkı sağlamış olmasıdır. Dilek Hokkaömeroğlu Boğazlıyan’da bir ilki gerçekleştiriyordu. Her zaman için ilklerin tatlı bir heyecanı oluyor. O tatlı heyecanı sayın Hokkaömeroğlu ile birlikte yaşamaya çalıştık.
“Yağmur Altında! ” şiir dinletisine az sayıda (ama seçkin) bir şair grubu davet edilmişti. Sorgun Şairler-Ozanlar Derneği Başkanı eğitimci-şair-yazar Durali Doğan hoca ekibiyle birlikte oradaydı. Kayseri Şairler Yazarlar Derneği Başkanı Süleyman Karacabey ekibiyle oradaydı. Sarıkaya Şairler Yazarlar Derneği Başkanı Kelami Akdemir oradaydı. Yozgat Şairler ve Yazarlar Derneği yönetimi olarak biz oradaydık.Sorgun Ozanlar Derneği adıına Aşık Derdiyar aramızdaydı. Elbette üyemiz, arkadaşımız, Dilek Hokkaömeroğlu’nu yalnız bırakamazdık.
Dilek hanım hummalı bir çalışma yapmış, tüm hazırlıkları tamamlamış, Ona büyük bir özveri ile yardımcı olan, anasınıfı öğretmeni Zübeyde Hokkaömeroğlu ve çiçekçi kardeşimiz Songül Dündar’a katkılarından dolayı teşekkür ediyoruz. Emekli öğretmen Abdullah Derin’e, sürücü kursu sahibi Yusuf Kurucu’ya ve Okan Yaşar’a teşekkür ediyoruz, emeklerine sağlık.
24 Kasım Öğretmenler Günü’ne denk gelen Boğazlıyan Şiir Dinletisi Öğretmen Evinde gerçekleştirileceği için tanışma faslından sonra salona geçtik. Gerçekten de Dilek Hanım çok çalışmış; en ince detayları bile düşünmüş, organizeyi eksiksiz olarak başlattı. Şiir muhabbetine hazır halde geçtik salona. İzleyiciler arasında CHP İlçe Başkanı Mustafa Karaman, Başkan Yardımcısı Ahmet Peker, Ticaret Sanayi Odası Başkanı İsmet Alparslan, Öğretmenevi Müdürü Fatih Alparslan, yardımcısı Mustafa Balım ve eğitim camiasından bir çok dostumuz oradaydı. Şiire duyarlı, seçkin bir izleyici grubu salonu doldurmuştu.
Şiir şölenine yaklaşık 30 kadar şair arkadaşımız davet edilmiş, bunların çoğu salondaki yerini almıştı. Program, eğitimci arkadaşlarımızın müzik korosuyla başladı. Şiirlerle devam etti,Soy- Ser adına katılan Aşık Derdiyar ve Öz Ozanın atışmasıyla sürdü. İstanbul’dan katılan Karaca Kızın söylediği güzel eserlerle büyük alkış toplamayı başardı. Arkadaşımız Kelami Akdemir’in Türk Sanat Müziğinde seslendirmiş olduğu parçaları dinlemeye değerdi. Hoş, tatlı güzel bir şiir muhabbeti oldu.
..

Devamını Oku
Seyfet Bozçalı

Biz Ülke sevdalısı Altı yüz bin kişiyiz.
Eğitim ordusuyuz,eğitmek görevimiz.
Yüreyi sevgi dolu Ülke sevdalısıyız.
Kalkınmışsa O ülke, O gün Öğretmen günü...

Yorulmak yok bu yolda, daha çalışacağız,
Vatan,Bayrak uğrunda Mertce savaşacağız.
..

Devamını Oku
Hasan Sancak

Bir milletin bir devrin-emsalsiz mimarları
Öğretmendir biliniz -öğrencidir kârları.
Genci ruhen bedenen-geliştirecek ümit
Işık heyecan verir-cehaletler olur fit
Öğretmen meşaledir-aydınlatır dünyayı
Asla gevşeme yoktur-sağlamdır onun yayı
Vatan millet duygusu-hizmet aşkıyla coşar
..

Devamını Oku
Hasan Sancak

Ben seni tanımadan- bilmezdim okumayı
Okul ve sınıflarda-kalpleri dokumayı
Bencillik duygusunu-yendim senin sayende
Mutluluğa kavuştu-anne baba ve dede
Öğretmen susmamalı-konuşmalı daima
Onlar seslenmezlerse-vatanda büyür yama
Bizleri incitmeden-ses tonuyla konuştun
..

Devamını Oku
Hasan Sancak

Belli dönemler vardır-insanın hayatında
Düşe kalka büyüme-sıkıntı suratında
İlk harf hece kelime-anlarlar gerçekleri
Lise ve yüksek okul-değişir dilekleri
Öğretmen yaşayışa-yön veren yiğit kişi
Vatana ve millete-genç yetiştirmek işi
Bütün okul ve ömür-en önemli bir devre
..

Devamını Oku
Hasan Sancak

Değeri ölçülemez-çünkü önemi fazla
Çalışıp çabalıyor-çağa koşuyor hızla
Sonsuz saygı gösterme-düğmeyi ilikleme
İçte yanan bağlılık-hazır olda bekleme
Yarının gençlerini-öğretmen yetiştirir
Dün bugün ile yarın-kalplere iliştirir
Onlardır emek veren-bizi bağrına basan
..

Devamını Oku
Derya Akgün 2


Kardelenler Kara İnat Büyür
Batman'ın dağlarında bir kardelen büyür,
Karın acımasız soğuğuna inat
Ulaşır güneşe, buluşur dünyayla,
Bazen bir Mustafa'dır o, bazen bir Murat.Öğretmen Mustafa gençti, idealistti.
Gözleri pırıl pırıl, yüreği sevgi dolu.
..

Devamını Oku
Hasan Sancak

Sadece yılda bir gün-anmak yeterli midir
Talih oyunu mudur-çekilen birli midir
Sabah öğle ve akşam-gündeme hep gelmeli
Yetişen yeni nesil-bunu iyi bilmeli
Öğretmen çaresizse-toplum şaşırır yolu
Başını kaldıramaz-kalkmaz vücudu kolu
Ortak çaba olmalı-seyirci kalmamalı
..

Devamını Oku