okulun ilk ışıkları, itaatten yana yoksulluk
gözlerim körebede saklı, ellerimde yakan top
arkam-önüm, sağım-solum o bildiğiniz çocukluk …
üstüme bir numara bol gömlek sanki, adam olacak çocuğun karakteri
ne zaman oyun saatlerinde kaçamak olsam, düşmek kaderimmiş gibi
tutarım evin yolunu ürkerek, kan içinde dizlerim
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Siz den bir roman bekliyorum
Elimin erebildiği yerde duracak ve alıp alıp okuyabileceğim.
Yüreğinize sağlık
Saygılarımla
Sevgili üstadım, sizin şiirlerinizi kopyalayıp yeni bir dosyaya kaydediyorum. Orada satırları uygun yerlerinden enter yaparak alta taşıyorum. Upuzun bir şiir oluyor. Gerçekten çok güzel bir serbest çalışma okuyorum. Sizin başarınız sözleri aynı satırda uzatarak bu lezzeti okuyucuya verebilmeniz. Ve o kadar orjinal ki yeni bir romana başlamış gibi merakla okuyor insan.
Şiir şairi yansıtıyor. Sizi çok enteresan biri olarak tanıyorum şiirlerinizden. Çok görmüş, geçirmiş, acıları, mutlulukları sindirerek yaşamış ve bütün bunları aktarabilecek kültüre, bilgiye ve zevke sahip, aynı zamanda duyarlı ve duygulu birisiniz.
Şiirlerinizi okurken zihnime biraz da çılgın bir ressamın fırçasından boyalar sıçrıyor adeta. Ve beni mavi yeşil boyarken, kıpkırmızı kan damlalarında hüzünlendiriyor, pembe bulutların arasından göz kırpan güneşin parlak sarı ışıklarıyla neşelendiriyor, narin ellerde nazlı sallanan beyaz bir mendil gibi umutlandırıyor.
Kimseye benzeme kaygısını gütmeden, dış dünyanın darbelerini hissedip, iç dünyanızın depremlerini bir volkan gibi püskürterek, kaleminizden dizelere taşımanız ve satırlarda en ahenkli rezonansla şiirselleştirmeniz farklı olduğunuzun göstergesidir.
Sizi tanımış olmaktan bütün arkadaşlarımın çok memnun olduğuna eminim. İnşallah bu güzelliği herkes tanır ve şiirleriniz dillerde dolaşır. tekrar tekrar kutluyorum üstadım. Saygılarımla.
tebrikler üstadım....saygıyla..
Şiiri okudum okumasına da; ne anladım bilmiyorum... Çekildim sanki, bir uğultuya kaydı gözlerim. Hafif hüzün yedirilmiş bir rüzgar geçti yanıbaşımdan.. Annem iyotlu pamuk sürdü kanamış dizime.. Ağlamaya ramak kalmadan iş yorgunluğumla büyüdüm..
Sevgili Çeştepe; öyle katıp karıştırıyorsun ki sözcükleri ve imgelemeler öyle bir renkle çıkıyorki şiire ; modern bir dans gösterisi gibi.
Abartttığımı düşünme lütfen. Kimin aklına gelir şimdi, çocuğun kanayan dizinden hayat boyu kanamalara gitmek.
ve şiirlerinden hiç eksimeyen umut. Ama mutlaka; ekmek gibi...
Kutluyorum duyarlı ve kocaman yüreğini. Şiirlerle dostum.
Hayatın kesitleriyle süslenmiş harika mısralar. Sizi okurken dalıp gitmek. Gerçeklerle yüzleşmek. Her zaman olası.. Şiiri sigelerden ziyade, görsellikle pekiştiren bir yapınız var. İyi gözlem. Gözlemlere duygu ve düşünce katarak pekiştirmek. Çok başarılı. Kutluyorum sizi
Değerli Şair Dost,
Sözü uzatmadan bu güzel betimlemeye tam puan vereceğim ve bir dizenizi belirteceğim...
*Gerçeğe çarpılıyor gözlerin, diz boyuna çıkmış sefalet*
*Uyanıyor uykudan içindeki şiddet*
Renkler ve Yaşam başarılar diler.
alev gözlü güneş verirse sıcağını, günbatımında ancak yaşarız aydınlığını
kader dediğin ise asla, açık deniz dalgalarında alabora olmak olmamalı
Buyuk ruhlu insanlarda,buyuk,buyuk dert olur,mert olan insanlarin talihi namert olur,kaleminiz hic susmasin,saygilar
'..,,,,,,,,,,,,,
alev gözlü güneş verirse sıcağını, günbatımında ancak yaşarız aydınlığını
kader dediğin ise asla, açık deniz dalgalarında alabora olmak olmamalı
ve karanfil kokusuna çekilmeli, çekilecekse eğer hasret
oyundan bunu öğrenebildik nihayet
şimdi ….'
Söylenmesi gerekenler yazılmış efendim. Saygılar
Ögretici Oyunlar!
Herseye ragmen bize BARIS diyor…
Yasam her insan icin bir ÖGRETICI Oyun aslinda…
Kimi; dürüstlügü, sevgiyi, güveni, barisi, dostlugu, kardesligi, güzellikleri ögreniyor…
Kimi de; sevgisizligi, yobazligi, siddeti ve sömürüyü …
Basrollerini kendimiz ve yasamimizda önemli rolleri olan oyuncularla öyküler …
Oynanan kimi güldüren, kimi hüzünlendiren, kimi de düsündüren oyunlar sahnelerde …
Kiminin seyircisi cok, kiminin az…
ÖGRETICI OYUNLAR da;
Cocukluk, Okulun ilk isiklarinda itaatten yana yoksullukla basliyor…
Kacamak oyun saatlerinde kanayan dizlerin acisiyla „….kanayan bir yaran gene olacak nasilsa“ cocugun icindeki sese karisan ve kanayan yaralara melhem olan annenin günes kadar sicacik gölgesi ve de yine günes kadar simsicak sevgileri kaybetme korkusunun ürpertilerdeki O ANLARI yasatan…
„haydi;
anlat bana yeni baştan derim, sevdayı, kavgayı ve onurla yaşamayı
bilmeliyim yarın için bugünden, atacağım adımları ışığınla aydınlatmayı
yoksa gittiğin o yollarda, seni nasıl bekler gözlerim
özlerim canım çok özlerim „
Bizimde icimizde hala uhde olarak yasayan özlemlerimizi harekete geciren cogaltan dizeler..
Ve yine finalde
„haydi;
alev gözlü güneş verirse sıcağını, günbatımında ancak yaşarız aydınlığını
kader dediğin ise asla, açık deniz dalgalarında alabora olmak olmamalı
ve karanfil kokusuna çekilmeli, çekilecekse eğer hasret
oyundan bunu öğrenebildik nihayet
şimdi ….“
Oyunlardan ögrendiklerimizin cok carpici bir sekilde dile getirilerek icimizdeki umut denizlerinin dalgalarinda alabora olmadan okyanuslara dönüsebilmesinin karanfil karanfil kokulu hasreti sariyor tüm benliginizi…
Sizde Haydi! Diyorsunuz …Simdi tam zamani!
Kutluyorum usta sairi bize O AN`lari, HAYDI leri ve de yasamin oyunlarinin ögretilerini yasama gecirmenin zamani olan SIMDI yi hissettirdirgi icin…
Yine tam bir Cevat Çeştepe şiiri okudum, doymadım,bir daha,bir daha okudum.
Cevat Çeştepe şiiri dedikten sonra,yorum yapmaya gerek yok,sadece yaşamımızdan belki de geç farkettiğimiz bir gerçeği öyle güzel vurgulamış ki büyük şair,o kendine has uslubuyla...Saygılar güzel şiire ve şairine,teşekkürlerimle beraber...
Ünal Beşkese
Bu şiir ile ilgili 98 tane yorum bulunmakta