Oğlum Şiiri - İsmail Sağır

Bu kutsal topraklar senin vatanın,
Kalbine Türkiye yaz oğlum, yaz yaz!
Vatandan bir avuç toprak satanın,
Hiç durma kabrini kaz oğlum, kaz kaz!

Soyun Türk, aslımız gelir Âdem’den,
Çok öğütler aldık Korkut Dedemden,
Sevmeyi öğrendik Aslı, Kerem’den,
Dinledik Veysel’den saz oğlum, saz saz!

Köklüdür devletin, tarihi derin,
Okur öğrenirsen olmaz kederin,
Halkını anlatır halk türkülerin,
Olmasın beyninde caz oğlum, caz caz!

İslam’dır dinimiz, milletim yüce,
Türk, hiç boyun eğmez düşmanca güce,
Alp ol, cesarette kalma ha cüce!
Kahramanlıktan al haz oğlum, haz haz!

Büyük sözü dinle aklını kullan,
Düşman saldırırsa üstüne çullan,
Bayrağın gökte, sen yerde dalgalan,
Yapılmaz vatana naz oğlum, naz naz!

Sağırozan naçar bakmaz gözüne,
Avrupa kirini sürme yüzüne,
Güvenme düşmanın tatlı sözüne,
Elden uçar gider kaz oğlum, kaz kaz!
.......................................İSMAİL SAĞIR

DOST KALEMLERDEN GELENLER....

Vatan Borcu

'En büyük askerdin' uğurlanırken
Davulla, zurnayla saldım ya oğlum.
Bin hüzün çökmüştü, elvedâ derken
Sanki, taş kesilip kaldım ya oğlum...

Analar, babalar, gözleri yaşlı
Ellerde mendiller, bacı, kardaşlı
Öyle coşkuluydu, dost, arkadaşlı
Burnuma kadar hep, doldum ya oğlum...

'Anakuzuları' geçtikçe bir, bir
Gönülden getirdik, ihlâsla tekbir.
Diken diken oldu, tenim Allah bir
Betim, benzim attı, soldum ya oğlum...

Yeminine geldim, çakı gibiydin
Yirmidört saf ayar, takı gibiydin
Sen ki, gözlerimin akı gibiydin,
Gözlerine bakıp, daldım ya oğlum...

'Vatan bekliyorum' dedin ya bana
Tarifsiz bir gurur verdin babana! ..
Ne yalan söyleyim, üstten tabana
Sevinçten ıpıslak oldum ya oğlum...

Terhisin yaklaştı, dinledim, duydum.
Bilmemki takvimden kaç 'şafak' saydım?
Öyle soğuk gün dü, titredim, buydum
Seni sapasağlam buldum ya oğlum...
.........

'Her şey vatan için' kurban olurum,
Vatana hizmeti, nâmus bilirim...
Çağrılsam göreve, yine gelirim
Sanma ki defterden sildim ya oğlum...

Antalya-2008

TDK:
buymak: çok üşümek, soğuktan donmak.

Halil Şakir Taşçıoğlu

Oğul...

Çanakkale'de vermişken bunca canı,
Allahuekberde doksan bin civanı,
Kare kare suladı şehitler kanı,
Bilmem bilirmisin, oğul bu vatanı.

Cennet vatana canla oldular siper,
Yaşam onlara hiçti,topraksa cevher,
Tekrar kabirden dönüş olsaydı eğer,
Düşünmeden yine ölürlerdi oğul.

Sırtta elbise yoktu,ayakta çarık,
Karınları açtı, yürekleri yanık,
Tek mükâfattı onlara,şehit olmak,
Düğüne gider gibi gittiler oğul.

Torunu bayraktan çok severse canı,
Mehmed'i unuturda olursa coni,
Aralarsa makberde şehidim camı,
Temaşa etmek istemez bunu oğul.

Soysuz çıkar mı söyle,asil soyundan?
Nankörlük olmaz asla şehit neslinde,
Başı dik geziyorsak toprak üstünde,
Onlar sayesindedir, bilesin oğul.

Mevla esirgemez onlardan nurunu,
Sızlatma kemiğini,şad et ruhunu,
Aslını, neslini, şecere, soyunu,
Bil ki layık olasın ecdada oğul.

Şükrü AKTAŞ