Özlemlerin doruklaşmasıyla açığa vuran öğle,
yakıcı ve gerçekten, dinse şarkıların övüncü,
kendini kurar birden, ilk üreyenin sessiz damıtılmışı,
sesi de ele veren yazıklanışı, neşeyle dolaşık yiterken,
bulduğu yerleşiğin, sevgi ışıklarının gözlerden ıraması,
yaklaşıkta yer alsa umut kıvılcımları, derin bir ökseye
tutulmuş şakıması, böl rüyanı, bu gerçek değil, dahası,
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim