O Diyar Şiiri - Kasım Kobakçı

Bir ilin ilçesi o yer, o diyar,
Size anlatacağım yerde, o diyar,
Temizdir havası, suları soğuktur,
Benim hep gönlümde, aklımda o diyar.
*
Ağaçlık alanın, bağındadır sınır,
Akar sunun yatağından kola ayrılır,
Aşağılar bahçe, yukarılar bağdır,
Ne kadar güzeldir, yazın da o diyar.
*
Küçük pınarın üstünden, hızla geçip,
Yüksek burunda, bir mola cık verip,
Tepe başlarını, güzelce seyredip,
Uzayan bu yolun, sonunda o diyar.
*
Solda yarık kaya, önümüz bir boğaz,
Uzaklarda kaldı, küçük dere ve kaz,
Çeşmenin üstünde, taşa ismini yaz,
Karşımızda bir tepe, altında o diyar.
*
Delik taşa, aşağıdan usulca bakarak,
Köprüden dereye, küçük bir taş atarak,
Dinlenme noktasına varınca, birine sorsak,
Diyecektir, işte orada o diyar.
*
Ballı mekanda, baldan eser bulunmaz,
Düz alana, öyle kolay kolay varılmaz,
Dar vadide, bahar vakti hiç durulmaz,
Derelerin seldir, baharda o diyar.
*
Köprü hala, dimdik ayakta durur,
O diyar bizi görür, bir başka olur,
O diyar göze ışık, gönlümüze nur,
Ağaçsam yaprakta, dalımda o diyar.
*
Elektrik istasyonu, karşılar sizi,
Mutlu eder, işte bu yerler bizi,
Dindirir hasreti ve özleminizi,
Dünde, bugünümde, yarında o diyar.
*
Kırmızı kaya, geçit yukarı bakar,
Düzlük ile, bir vadi sana yer açar,
Karşında yemyeşil, bahçeler bağlar,
Yukarıdaki köy, işte yukarda o diyar.
*
Bizi memleketimize, gurbetten taşır,
Yol vadi içinden, köy içine dolaşır,
En sonunda da, bir tepeye ulaşır,
Bir kavak ağacının yolunda o diyar.
*
Gizli geçitten, bir çukuru aşınca,
Kavuşursun, yamaçlardaki bağlara,
Sığınak alanını geçip, çıksan dağlara,
Neleri taşıyor bağrında o diyar.
*
Katırların geçtiği, patikayı geçerken,
Vadinin üstünden, bir bakıp geçerken,
Vadiye tepelerden, uzaktan bakarken,
Kırsal alanlarla, ova arasında o diyar.
*
Koca kayanın başına çıksan,
Düzlüklere doğru, ulaşsan,
Su oluklarına tepeden baksan,
Bir kaya ile arasında o diyar.
*
Ambar altı, köye yukardan bakar,
Siyah düzlük, çanların önünde yatar,
Akarsu, yetimlere nispetle akar,
Başka tat var, senin suyunda o diyar.
*
Meşe alanı ile, büyük dağ otlaktır,
Beyaz dağ, taşla kaplı çıplaktır,
Tepe en yüksekte, çorak çıplaktır,
Kartal yuva yapar, taşında o diyar.
*
Rüzgarlı belden, kırsal alana bakarsın,
Güneydeki, pınar yaylasına çıkarsın,
Elmalı pınarda, doyasıya suya kanarsın,
Kekik kokar, senin suyun da o diyar.
*
Bir toprak alana varınca, sorsak,
Diyecektir, ileride bir otlak,
Kışın karla kaplı, yazları sıcak,
Yazın kadar güzel, kışın da o diyar.
*
Dereden sonra, koca bir çukur,
Kemiklerin, sızdığı yerden korur,
Ayrılıyor çamlık, yolun olur,
Çiğdem çiçek olur, dağında o diyar.
*
Beyaz pınar, kargaların yeridir,
Su kaynağı, koca gölün oradadır,
Koca yayla, düzensiz bir alandır,
Bir düden vardır, en son sınırda o diyar.
*
Yine ayakta mı, dik duran ağaç,
Kendi aleminde uyuyor, kurak kıraç,
Tarlada çiçekler, büyük taşa taç,
Kuzu kulağı otun var, çayırda o diyar.
*
Kurt ininin, geç ana yolundan,
Dibekli yeri, seyredelim yukardan,
Eğimli yerde, içsek bir yudum ayran,
Yarın gölün sudur, baharda o diyar.
*
Çamurlu yere, bir bakıp geçelim,
Sineklide bir yerden, su içelim,
Çayır, çimen, yeşillerde gezelim,
Al, yeşil, olursun baharda, o diyar.
*
Çakıllı yerde, yörük pınarı akar,
Kesik çalılıkta, yörük koyunları var,
Bölgede avlanıyor, ala balıklar,
Tarlada, otlakta, merada o diyar.
*
Akraba çalılıkları, ile oluk ağzından,
Dik yamaçları geçerek, topraklı alandan,
Gürültülü yer ile eğri ardıçtan,
Su içsem, tütüyor burnumda o diyar.
*
Kaya kovuktan, mezarların olduğu geçide,
Kaynar bir pınar, akar kendi halinde,
Güzün kalır, yörüklerin elinde,
Ardıç kokar, dikmen çalısında o diyar.
*
Bir ev beleni ağaç, toprak ve kaya,
Gevenlerin bulunduğu, gıcırdayan kapıya,
Hayran hayran bakıp, yaşayan doğaya,
Vardır arında balın da, o diyar.
*
Mutluluğu oralarda ararız,
Yağlı ardıç alanı, duruyor ıssız,
İşte şimdi, yarış alanındayız,
Gurur var taşlık alanda o diyar.
*
Kapı ağzından, sağa sola bakalım,
Sığınma çukurunun, yoluna sapalım,
Nohutların yetiştiği, alana varalım,
Kız pınarı, senin bağrında o diyar.
*
Deve kayasından, karşıya bakıp,
Kapanık yerde, çamaşırlara dolanıp,
Dik yamaçtan, tepelere tırmanıp,
Ayı boğazında, bir kalede o diyar,
*
Kertenkele kayasında oturalım,
Damlayan yarlarda, neler görmüş soralım,
Küçük kalede, şalgamları soyalım,
Kaya başı, senden yukarda o diyar,
*
Kayaların dimdik indiği yerde,
Manzara güzeldir, suyun döküldüğü yerde,
Gönlüm seni, görmek gezmek ister de,
Özledim, hayalin kafamda o diyar.
*
Yanık, eski günlerini arzular,
Çamurlu yer oynaktır, her sene kayar,
Taşlardan, gürül gürül akan buz çıkar,
Taze bir çiçeksin, dalında o diyar.
*
Eski mezarlıktan, ayrılıp yoldan,
Gök sekide, elma koparıp daldan,
Kanarak içelim, şu soğuk sudan,
İşte haşmetiyle, karşında o diyar.

Değirmen köprüsü, uçurum harman,
Yüksek belende, derdime derman,
Çıkarmak isterim, kendime ferman,
Kaynıyorsun benim kanımda, o diyar.
*
Oda boğazından, dönersek sağa,
Girmeliyim, köyün başındaki sokağa,
Hükümdar gibi, kurulmalı otağa,
Benimle her zaman, yanımda o diyar.
*
Eşeklerin yattığı yerde güvercin,
Sarı yamaç düşünür, dertlenir derin,
O diyar nazlı narin, taze bir gelin,
Hayalde gönlümde, anımda o diyar.
*
Beyaz kayanın, üzümleri tatlıdır,
Geven bitkisi ise, buzdan farklıdır,
Unutulan daha çok yer, saklıdır,
Tüter, o diyardan birinin burnunda o diyar.