Eteğinde dört mevsim seyrederken mehtabı,
Neler neler söyledi kalplerimiz biz bize.
Sahi, aramıyorduk ne meyi ne şarabı;
Bir serin nihan vardı, rüzgâr fiskelerinde,
Gözyaşımı kuruttum, o deniz fenerinde.
Işığı fırdolayı yalarken etrafını,
İkimize sadece karanlığı kalırdı.
Deniz her gece sakin, giyinip çarşafını;
Bir çağrışım yaparken yalı sahillerinde,
Hicranımı uyuttum, o deniz fenerinde.
Çok geceler hep ona anlatırdım derdimi,
O hep dinlerdi beni, hiç bir soru sormadan.
Yakamozları yutar, biraz öfkelendimi;
Mehtabın bir buluta saklı gecelerinde,
İsyan sezinliyordum, o deniz fenerinde.
O kadar şamataya papuç bırakmamıştık,
Hani bizi sadece ölüm ayıracaktı?
Çevresinde biz bize neler anlatmamıştık?
Hep sen vardın yazdığım şiir dizelerinde,
Ve hep sana okudum, o deniz fenerinde.
Acı çekiyor olmak, belki ayrıcalıktı,
Kim bilir bu lezzeti, neden tadamamıştım.
Yoksa aşkımızda mı efsane olacaktı?
Hikâyemiz sevenlerin dolaşsa dillerinde,
Bir not bırakmadık ki, o deniz fenerinde.
Saymadım o kaçıncı geceydi gelmeyişin,
Ben dibinde oturmuş bekliyorken sabahı.
Anlamlı gelmemişti; (buraya kadar) deyişin;
Vefasızlık saklıydı, sanki cümlelerinde,
Gölgelere okuttum, o deniz fenerinde.
Bilmem hangi yalana, nelere inanmıştın,
Pamuk ipliği miydi beni sana bağlayan?
Hangi parlak renklere, ışığa aldanmıştın...
İsmimi karaladın belki güncelerinde,
Kanıyor çizdiğin kalp, o deniz fenerinde.
Artık uğramaz oldum, buluştuğumuz yere,
O gezmeler içime artık acı veriyor.
Sen istersen mutlt ol, göğsünü gere gere;
Bizden yana iz var mı, izle bak ellerinde,
Sevdam gömülü kaldı, o deniz fenerinde.
(Ödemiş, 2008)
Sevda YanarKayıt Tarihi : 28.2.2010 11:21:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!