Ben bu gece
Ağrının yetişemediği bir yerden yazıyorum
Ağrının hükmettiği düşüncelerimi
Kelimelere gizleyerek
Biliyorum
Acıyor içinde bir yer
İnsan azalır çocuk
Gün gün, saat saat azalır
İçinden uğurladığı herkesle
İçinden çıkan her “of” nidası ile azalır
Erir insan;
Gönderemediği bir türlü göndermeyi
Bir gece yarısı
Aniden yıldızlar düşerdi gözlerinden
Ben sayamazdım
Hep o kaybolduğunda
Sana yolunu gösterecek dediğin yıldızı arardım da
Bir türlü bulamazdım
Bilir misin kırılır insan
Öyle cam gibi değil
Yıkılarak kırılır
İçinde başlarda bir sızı
Sızım sızım kırılır insan
Susar önce
Ah çocuk
Sen milyonlarca yıl uzağımda
Bir gölge gibi aklımdasın
Görüyorum çocuk
Uzun yolların kaygılı kaldırım taşlarından
Bir garip dünyanın içinde akıp geçmekte olan hayatı
Sen hiç duymadın
Ben yürürken ıslak yollarda
Ah dedim
İçimde yanarken kurduğum şehir
Yüzüme düşen her damla “ah” dedi yandı
Bulut olup çıktı göğe
Suya düşer gibi
Aksin düşüyor işte gözlerime
Akşam telaşı sarmışken şehri
Araba sesleri kuş çığlıkları
Evlerden yemek kokuları sızarken
Kendilerini babasının kollarına atmak için
Hiçbir şey göründüğü gibi değil işte
En sevdiğin en çok sızın olabiliyor gün gelince
En büyük yaran dermanın oluveriyor en zor gününde
Ne masal ne mucize
En büyük korkun sığınağın
En vazgeçilmezin düşmanın
Bazen her şey ters gider
Engel olamazsın
Gizli bir el seni öylece dibe çeker
Herkesin hayatı film gibidir
Romanlar yazılır sorsan her birine
Ne acılar çekilmiştir
Ne yangınlar ne afetler görmüştür yüreği
Ne çok sızlamıştır içindeki benliği
Yaralar derindir, düştükleri uçurum çok yüksek
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!