Bir vakit bozulmuş dünyanın hali,
Bir vakit çılgınca sular kabarmış.
Çaresiz perişan cümle ahali,
Umutsuz gözlerle ufka bakarmış.
Görünmez bir tufan bir derin afet,
Sarınca evreni uzun bir müddet.
Çocukluk, o derin ırmak çağrısı
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Devamını Oku
O masal dağında ünleyen gazal
Güz ve hasret yüklü akşam bulutu
Güz ve güneş yüklü saman kağnısı
Babamdan duyduğum o mahzun gazel
Ahengiyle dalgalandığım harman
Ufukta yepyeni dünya özlemi,
Bir baştan bir başa sarmış alemi.
Nihayet umuda yol almış gemi,
O kutlu mevsimin adı baharmış.
çok güzeldi....saygılar
Nuh'un Gemisi. Destan tarzı bir şiir.
Kur'an da anlatılan bir kıssa, başarı ile şiirleştirilmiş.
Bu olayda beni düşündüren husus hep şu olmuştur. Bir peygamberin oğlu (Kenan), peygambere itimat etmiyor, helâk oluyor.
İkincisi, (yine o oğul Kenen) aklına güveniyor. 'Yüksek tepelere çıkar kurtulurum' diyor, helâk oluyor.
Demek ki itimat ve öndere itaat gerekli. Demek ki akıl, en büyük nimettir, ancak tek başına kurtuluş için yeterli değildir. Hatta büyüklerimiz, 'İslamiyet akıl dini değil, nakil dinidir' buyurmuşlardır. Bu sözün açılımı, İslâmiyet, akla uygundur, lâkin akılla bulunmuş, seçilmiş, edinilmiş bir din değildir. O, vahye dayanır.
Günümüzde Nuh'un gemisini aramak yerine, ondaki mesajı doğru okumanın, doğru yorumlamanın daha önemli olduğunu düşünüyorum. Aşırılıktan ve azgınlıktan kaçınmak. Allah'a (hâşâ) savaş açmamak. Gücünüze ve güzelliğinize güvenmeden. Teknolojinizi ve ellerinizle yaptıklarınızı putlaştırmadan. Lider edindiklerinize tapınmadan.
vEHİM ve kÂBUS'tan sonra bir Tufan şiiri bekliyordum.
Tebrikler ve teşekkürler Sayın Atasoy.
'Kâbus' şaheserinden sonra bir güzel şiirinizi daha okuduk.Üstelik,tamamen değişik birtemayı,değişik bir uslupla işlemişsiniz.Candan kutluyorum,
Saygılarımla,
ÜNAL BEŞKESE
ah o gemide bende olsaydım açık denizlere yol alsaydım çok güzel dostum saygılar
Tevrat’ın oluşturulduğu dönemlerde bugün kasaba bile saymadığımız yerleşim birimleri şehir olarak adlandırılıyordu. Eski Ahit ve Yeni Ahit dönemindeki haritalardan da bunu görmek mümkündür.Dolayısıyla burada sözü edilen Kırksekiz şehir, Kırksekiz kasabadan daha büyük değildir.Çünkü nüfusu beşbin(5000)’ni geçen her yer Eski Ahit ve Yeni Ahit döneminde şehir olarak adlandırılıyordu. Ve bu kırsekiz şehir olarak adlandırılan toprakların toplamıda; bugün ancak en fazla birkaç şehir edebilir.Bu birkaç şehirlik alan Levililer (Araplar+Kürtler) için ayrılmış özerk veya federal yapı taslakları olma ihtimali büyüktür. Ancak Yahudi asıllı İbrahim Peygamberin yaşadığı Urfa ,Nuh Peygamberin gemisinin demirlendiği rivayet edilen Ağrı dahil olmak üzere;bugün Türkiye’nin Doğu - Güney Doğu illerinin ve Irak’ın topraklarının tamamına yakınının; Tevrat’ta Siyonistlere vaad edilen Kenan Ülkesi adı ile bu kırksekiz şehrin dışında tutulduğu açıktır.Çünkü Yahudilerin istediği Kenan ülkesinin toprak haritasının sınırları, Tevrat metninde açıkca belirtilmiştir. Bu kırksekiz kasabadan ibaret olan bölge, Çeçenistan misali, Kenan Ülkesinin içinde, ekonomisi ve dış ilişkileri Siyonistlere bağlı , iç işlerinde belli ölçüde serbest bırakılmış bir bölge olarak belirtilmiştir.Bu bölge hakları da Siyonistlerin paralı fedaileri – askerleri-tetikçileri – maşaları olarak muhafaza edilmesi istenmektedir.
Bugün özellikle Güney Doğu Anadolu bölgemizde çoğunluğunu İsrail’lerin oluşturduğu ve ABD’li Siyonistlerin toprak satın alışları had safhaya tırmanmıştır.
Özellikle Siyonistler tarafından Kuzey Irak bugün cazibe merkezi yapılmaya, burada yaşayan halkın refahı artırılmaya çalışılıyor. Yollar, lüks binalar, lüks otomobiller, alışveriş merkezleri, beş yıldızlı oteller, spor salonları, havuzlar, eğlence parkları vb. birçokları ile sadece Kuzey Irak’taki Kürtlerin değil; İran, Suriye ve Türkiye’de yaşayan Kürtlerin de gözleri boyanmak isteniyor. Bu özendirme yöntemi ile tüm Kürtleri bir araya toplamak amaçlanıyor. Planın petrol ile ilgili parçası, 40 – 50 yıl sonra bitirilince (ki bunun tamamına yakını Siyonistlerin ve İngiltere gibi Sömürgecilerin eline geçecek) yavaş yavaş bölgede ekonomik sıkıntılar başlayacak. O zaman, bir zamanlar hızla besleyip kullandıkları Kürdistan’ı daha da borçlandırıp, topraklarını peyder pey satın almak sureti ile Büyük İsrail’i kurmaları kolaylaşacak.(Şu anda bizi parçalamak için de, benzer ekonomik bir plan kullanıyorlar.) İşte o zaman Araplar ve Kürtlere de, Siyonistlerce Büyük İsrail’in içinde ayrılacak olan, Çeçenistan misali, avuç içi kadar topraklarda, uşaklık yapmak düşecek. Tevrat çıkışlı Ortadoğu Planlarının merkezi budur. Türkiye’nin önderliğinde, Ortadoğu ve Dünya üzerinde oynanan oyunlar, Dünya ülkelerine de duyurulmalı, Dünyada tepki oluşturulmalı, Dünya organize edilmelidir ama nasıl? (Dünya finansının %90’nına sahip Siyonistler ve Sömürgeciler, Dünya ekonomisini ellerinde bulundurdukları, tehditkâr bu süre içinde, bunu aşikâr yapabilmek İNTİHAR olabilir).
Sayılar Bab–1/53:
Fakat İsrail oğullarının cemaati üzerine gazap olmasın diye, Levililer şehadet meskeni etrafına konacaklar ve şehadet meskeninin bekçiliğini Levililer tutacaklar.
Sayılar Bab–2/33:
Fakat Rabbin Musa’ya emrettiği gibi Levililer İsrail oğulları arasında sayılmadılar.
AÇIKLAMA:
Mezopotamya’da tarihten beri var olan halkları, Yahudiler akraba olarak kabul etmemektedirler. Bununla beraber Kenan Ülkesinin içinde kırksekiz kasaba (Eski şehirler, bugünün büyüklük bakımından kasabalarına tekâmül etmektedir.) kadar küçük bir alanın sözde bağımsızlığına izin verileceği beyan ediliyor. Ve bu küçük sözde devlet, İsrail oğullarının paralı katilleri olacak. Ve de bu irili ufaklı kasabalardan oluşmuş sözde devlet ,İsrail oğulları için güvenlik alanı oluşturacak.Bu metne ve Ortadoğu’ya 2007’den baktığımızda, oluşturulmakta olan Sözde Kürdistan Devletinin,İsrail oğulları için hangi amaçlara hizmet ettirmek için tasarlandığı, apaçık görülmektedir..
________Selam ve dua ile.
Güçlü kalemin harika kelamına tebrikler.
HARİKA BİR ŞİİR USTACA BİR İFADE VE DEĞİŞİK GÜZEL BİR KONU TEBRİK EDİYORUM ŞAİRİM
İnsanlığın ikinci atası Nuh Nebiye ait enfes bir şiir.Anlam,ahenk,akıcılık ve güçlü ifadeler...Yüreğinize sağlık.İlhamınız bol,kaleminiz daim olsun..İlk tam puan benden olsun.......................Selam ve saygılar.Halil Şakir Taşçıoğlu
vallahi ne yalan,bu dizelerinizi okuyunca.korku bastı beni...gene Dünya halimiz o zamana benzer ne dersiniz?..AZANLAR,ÇALANLAR,KATİLLER, DAHA SAYSAM DA BİTEREMEM..
fakat dizeler muhteşem... ellerinize sağlık efendim..tam puanımla destekliyorum..
HANDE
Bu şiir ile ilgili 59 tane yorum bulunmakta