Nizamettin Gökbulak Şiirleri - Şair Niza ...

O güzel yüzündeki gözlerinden belli,
Bakan gözlerin inan söylüyor her şeyi,
Sedanlarınla etkiledin kalbimden içeri
Bakışlarınla bir hal eyledin bedenimi.

Sanki ayın mehtabı yüzüne aks etmiş,

Dayanacak gücün kadar dayan,
Bulur belasını bil doğru olmayan,
Hayaller inan bir gün olur hüsran,
Hakikat ile geçirdiğin tek güne sevin

Bir gün olur aniden yok eder evlat,

Doğduğum dağların arasından,
Ötüşen kuşların güzel sesinden,
Uçuşan renkli kelebeklerinden,
Uzaklardayım kaldım hasretinde…

Gözlerim beyaz karlı dağlarını,

Hakikat deyip tuturmaş
Sırt sıvazlayıp geçmeye bak.
Değerin artar o zaman
Aldırma eleştiriyi kendine bak.

Memlekete hile pirim yaptı.

Hakikat yerlerde sürünüyor.
Vatan elden gitmeye hamile,
Saf vatandaş din adına kandırılıyor,
Uyan ey millet uyan artık yeter.
Kannaat et dediler sana yeter,
Yetimin hakkını katarla götürdler,

Seni hatırlamaktan gecelerim asla tükenmek bilmez,
Ayın aydınlığı seni anışlarımın yanında sönük kalır,
Sevgin yüreğimin içinde ateşin tesiriyle çok harlanır,
Kıyamete kadar sevdanla yanar hasretliğine ağlarım.

Bende ki bahtsızlık öylece gider kıyamet kopuncaya kadar,

Doğuya baksam Süphan Dağı,
Batıya baksam Nemrut Dağı,
Ovasını sarar Türklüğün sanatı,
Anaddoluda Türk'ün menşe-i Ahlat'ım.

Benimde babam vardı çocukluğumda,
Çocukluğumu yaşamdan gitti babam,
Dönülmez bir yolculuktan dönmedi,
Yıllar geçti bekledim halen gelmedi.

Onu görmeden ona hiç doyamadan,

Ey kendini çok akıllı zanedenler,
Doymadan,durmadan ihanet edenler,
Milletimin sefaleti üzerine servet kuranlar,
Unutmayın birgün kabirde yer sizi kurtlar.

Şu koca dünyadan kendini büyük sananlar,

Durdum Setbaşı Köprüsünde.
Seyreyledim Gökderesinde erguvanları,
Dal dal olmuş çınar ağaçları,
Doyamadım sana da yeşil Bursa’m

Uludağın beyaz beyaz bulutları,