Her teli dünyaya değer
Utangaçlığını saklar
Şahengiyle yürekleri yakar
Kıvrım kıvrım Saçların...
Güzelliğine renk katar
Kalbim seninle heyecanlan atar
Şeklin, şemalin gözlerimden gitmiyor
İsmin sözlerin cemalimden çıkmıyor
Kalbim yüreğim senden hiç bıkmıyor
Öyle saf ve temiz aşkın hiç sıkmıyor
Dudak izin iki gözün aklımda
Teninin kokusunu özledim
Sımsıcak dokunuşunu
Can yakıcı bakışını
Özledim hayatım özledim.
Canım deyip sarılmanı
Ara sıra darılmanı
Beni her halimle anlamanı
Özledim aşkım özledim.
Irmak olup bana akmanı
Çiçek olup bana açmanı
Gece olup ışık saçmanı
Özledim çalıkuşum özledim...
Nizamettin ERGÜL
Bülbülün güle yaktığı ağıtta
Şairin şiirini yazdığı kağıtta
Horozun tan vaktiği öttüğü saatte
Sen varsın sen
Düşünüyorum tek sen varsın aklımda
Aşk ateşine düşmüşüm
Eriyip gidiyorum
Üzülüp kahroluyorum
Yetiş Anam yetiş Anam.
Akıl kalmadı başımda
Söze yasak koymaya
Haram yeyip doymaya
Dostun işine taş koymaya
Değer mi üç günlük dünyada.
Büyüklere saygıda kusur etmeye
Gözlerim ol
Benimle ağla
Benimle gül
Benimle uyu
Benimle uyan
Benimle hasrete dal
Beni aram yollarda
Beni sorma kırlarda
Beni görme rüyalarda
Dinlediğin şarkıdayım
Beni gözlerine sorma
Sırtımda sevda yükü,
Belim büküldü benim,
Yüreğim aşkınla dolu,
Tutuldu şu bülbül dilim,
Aşkınla açan gülüm,
Derdinle ölen biriyim,
Hiç bir gemi bu kadar fırtınaya maruz kalmamıştı,
Hiç bir teyyare rotayı şaşırmamıştı,
Hiç bir insan bu kadar aldanmamıştı,
Deniz hırçın fırtına zalim,
Pilot acemi, bulutlar alçak,
İnsanlar iki yüzlü ben ne yapayım,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!