Kur’an’ın anlaşılmasında meallerin önemi büyüktür. Ancak bazı ayetlerin yanlış çevrilmesi İslam’ın temel ilkelerine aykırı algılara yol açabilmektedir. Özellikle Nisa Suresi 34. ayeti "kadın dövme" meselesinde sıkça tartışma konusu olmuştur. Bu makalede ayetin doğru bağlamda nasıl anlaşılması gerektiği kelime analizi ve bağlam vurgusu yapılarak ele alınacaktır.
“Darabe” Kelimesinin Anlam Çeşitliliği
Kur'an-ı Kerim'de “darabe” kelimesi 58 farklı yerde geçmekte ve bağlamına göre birçok anlam kazanmaktadır. Bu anlamlardan bazıları şunlardır:
Mahkûm olmak: Bakara Suresi, 61. ayette.
Dövmek: Muhammed Suresi, 27. ayet ve Enfal Suresi, 50. ayet.
Seyahat etmek veya dışarı çıkarmak: Bakara Suresi, 273; Ali İmran Suresi, 156; Nisa Suresi, 101.
Örtmek: Nur Suresi 31. ayette "darabe" kelimesi "be" harfi cerri ile birlikte "örtmek" anlamına gelir.
Bu çeşitlilik “darabe” kelimesinin yalnızca “dövmek” olarak çevrilmesinin yetersiz olduğunu göstermektedir. Kur'an’ın farklı bağlamlarında kelime farklı harfi cerlerle (ön eklerle) veya yanındaki kelimelere göre anlam kazanır. Ancak Nisa Suresi 34. ayetinde harfi cer olmaksızın geçen “darabe” kelimesinin de tek anlamı “dövmek” değildir.
Nisa Suresi 34. Ayetinin Çeviri Problemi
Nisa Suresi 34. ayetinin yanlış yorumlanması meal yazarlarının kelimeyi yüzeysel anlamıyla çevirmesinden kaynaklanmıştır. Ayette geçen "erricalü kavvamune alennisai" ifadesi genellikle “erkekler kadınlar üzerinde yöneticidir” şeklinde çevrilmiştir. Ancak aynı kelimenin başka yerlerde (Nisa Suresi, 135 ve Maide Suresi, 8) “adaleti ayakta tutmak” anlamında kullanıldığı görülmektedir.
Bu bağlamda doğru çeviri “erkekler kadınları gözetir” veya “erkekler kadınların geçiminden sorumludur” şeklinde olmalıdır. Ayrıca “feddelellahu badehum ala badin” ifadesi Allah’ın insanlara farklı yetenekler verdiğini ifade eder üstünlük anlamına gelmez.
“Nüşûz” Kavramı
Ayetin önemli bir diğer kavramı olan “nüşûz” genellikle kadınların itaatsizliği veya ahlaki suçları olarak yorumlanmıştır. Ancak Nisa Suresi 128. ayetinde “nüşûz” erkeğin hırçınlık yapması kötü muamele etmesi ve ayrılmayı düşünmesi anlamında kullanılmıştır. Bu durumda “nüşûz” evlilikte geçimsizlik hali olarak anlaşılmalı ve sadece kadınlara mal edilmemelidir.
Tavsiyeler: Barışa Giden Üç Adım
Ayet eşler arasındaki geçimsizlik durumunda üç öneri sunar:
1. Öğüt vermek: Sorunları konuşarak çözmeye çalışmak.
2. Yatakları ayırmak: Fiziksel mesafeyle tarafların durumlarını yeniden değerlendirmelerine olanak sağlamak.
3. Darabe: Kelime bağlamına göre “ayrılmak” veya “birlikte ortak bir çözüm aramak” anlamında yorumlanabilir. Dövme anlamı vermek ayetin genel barış vurgusuna aykırıdır.
“Ve” bağlacının kullanılması bu üç eylemin aynı anda yapılabileceğine işaret eder. Ancak dövme anlamı verilmesi aile içi şiddeti meşrulaştıracağı gibi barış ve gönüllü itaat beklentisini de zedeler. Zira şiddet taraflar arasındaki güveni yok eder ve kalıcı bir çözüm sağlamaz.
Ayetin Doğru Çevirisi
Tüm bu bilgiler ışığında Nisa Suresi 34. ayetinin doğru çevirisi şu şekilde yapılabilir:
"Erdemli kadınlar (Allah’ın yasasına) boyun eğer ve Allah’ın emrettiği (onur ve iffetlerini) tek başlarına bile olsalar korurlar. Onur ve namusları konusunda endişe duyduğunuz kadınlara öğüt verin, yataklarınızı ayırın ve nihayet (çözüm bulamazsanız) onları evden çıkarın. Ancak sizi dinleyip vazgeçerlerse, onlara karşı başka bir yol aramayın.”
Nisa Suresi 34. ayetinin yanlış çevirileri Kur'an’ın kadına şiddeti meşru kıldığı gibi yanlış bir algı oluşturmuştur. Ancak ayetin bağlamı kelime analizi ve genel İslam ahlakı göz önüne alındığında Kur'an’ın asıl amacının barışı ve aile içi huzuru teşvik etmek olduğu açıktır. Bu nedenle meallerin ayetlerin derin anlamlarını yansıtır şekilde düzenlenmesi büyük önem taşımaktadır.
Kayıt Tarihi : 14.1.2025 11:42:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!