Önce,
Kat-i bir ferman düştü yazgımıza.
Vuslata dair,
Bir destan yazıldı sonra.
Zevk-i safanın
Acizliğinde vuruldu prangalar.
Sen hiç düşünme canım, üzülme! ..
Öyle usulca değil, aniden gideceğim hayatından.
Yaralansam da, acısam da, kanasam da,
Dönüp arkana baktığında, yokum! ..
Gitmişim çok uzaklara!
An olur, deli sevdamın suskunluğunu yüklenirim bir başıma.
An olur, buluşur yüreklerimiz en masum sevda yollarında.
Umut ki, bitivermiş daha yolun en başında...
Ne yolumdasın ne yolsun sen bana...
Bilmezdim ışıksız yollarda umuda kavuşmanın yorgunluğunu,
Bilmezdim, umudun bir renginin de siyah olduğunu.
Kimi zaman,
Bir mum alevinin ışığında,
Nice gecelere taşırsın yoksunluğunu...
Cılız,küçücük ümitlerle,
Avutabilmek için yokluğunu,
Nice seherlere yüklersin,yakarışlarını.
Biten bir masalmış,
Düşlediğim hayaller..
Yalanmış demek,
Aynalarda gördüğüm gözler..
Mevsimler buzmuş,
Sular bozbulanık..
Bilinmez! ..
Belki birgün,karşılaşırız..
Beyaz bir güvercinin kanadında,
Göğe doğru uçarız..
Bulutlaradan geçer,ötelere ulaşırız.
Sen ve ben;
Ben gidince gülüm!
Toprağa bak,bir nefes çek kokusundan...
Kuru bir yaprağa bak,hep beni an.
Ben gidince gülüm!
Ağlama hiç,gülümse bana rüyalardan...
Nehirler çağıldayınca,en kalb-i muhabbetinde,
Nazende simana yansır yükselen nurun...
Umarsız uzaklardan sızan,sevdanın büyüsünde,
Umutlar murada erer,yanıbaşında bugün...
Resmin taht kurmuş,sevgilinin görkemli sarayında...
Her bahar gözlerimin yeşilinde yeşerdin.
Kumrular gibi oynaştın kirpiklerimin dallarında.
Sen benim dile gelip de konuşamadığım,
Şöyle bir uzanıp da alamadığım aşkımsın.
Dualarımla nurdan perde olur,pencereme inerdin..
Sevinci anılarda kalan,
Bir hicrandır benim sevdam..
Ne kavuşmaktır ümidim,
Ne de unutmak..
Bir şiir yazdım,
Ayrılığa dair yine,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!