Bir açmaz umutlarda
bir çıkmaz anında
çıkıp geliverse ya sevdiklerim
Beklemesem yarınları,
dindirseler acıları
Bir çıkmaz anında
Tutkulaştın bir yaşamda
hayalin süslerken rüyaları
bir an, kısa bir an
neler verilmezdi bir an için
silinirdi belki pişmanlık bile
unutulurdu tüm kötü duygular
Kurşun gibi öfkede adres sormuyor
çok bile bu üç beş günlük sahte huzur,
alelacele yaşanan sevinçler,
köşekapmaca oynayan mutluluk,
kaçamak şükredişler...ve
kaçınılmaz son..
Şu tutkular varya, hiç eskimeyen
tutuverir en zayıf anında
bilemezsin ne yapılacağını hani,
bilemezsin ne hissedeceğini,
Ansızın yakalar anlayamazsın.
Hasta yatağımda gelirsin hep aklıma
Yaşamak
en ağır kürek mahkumu gibi
yaşamak cenneti,cehennemi
bu dünyada
Kırık kanatlı bir kuş gibi
havalanamamanın çaresizliğini
Yenilmedi ruhum karanlıklara
Havalandım uçsuz bucaksızlıklara
ruhum bedenim teslim oldu
şükür tanrım şükür sana
Kucakladım mavi yeşil turkuazı
Pişmanlığım dağ gibi büyüyor
her geçen gün seni düşündükçe
gözyaşlarım süzülürken yanaklarımda
duymanı istercesine seslenmek istiyorum,
bilmediğim alemlere doğru.
Duyarmısın beni..!
Hasret insanlarıyız biz
sen ve ben.
İçten gülmez gözlerimiz
sen öyleliğe vurmuşsun,
ben böyleliğe.
Kalpten gelmez sözlerimiz
Ne sancılı bir geçiş bu
yangın yerlerinden büyüyerek çıkış
iç acıları bastırılmış tıkış, tıkış
hüzün bulutları başımın üstünde;
ha yağdı, ha yağacak yağmurları.
umut can çekişmekte çığlık, çığlık.
Ne zaman bir rüzgar esse
senin ülkene has; şöyle kuvvetlice
Ezer geçer anılar benliğimi
bana inat edercesine
Ne zaman bir rüzgar esse,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!