Sana yazacağım bu dizelerim sıcak bir ilkbahar gününün düşümde uyandırdığı insan ve doğa sevgisinin bir kesitini oluşturuyor.
Küçükyalı sahillerini bilirsin. Geçen gün yine uğradım, hava oldukça güzel,
Gökyüzü mavi, deniz berrak ve pırıl pırıldı. Bütünleşen bir mavilik vardı doğada. Güneşin ışınları yansımıştı dalgalara, yakamozlanan bir renk cümbüşü sunuyordu sanki…
Hele güvercinler! Kondukları bağrı açık bu sahilde gagalarıyla topluyorlardı, denizin karaya sürükledikleri yiyecekleri. Bir yandan maviyle yeşilin bütünleştiği bir nokta, diğer yandan karabatakların dalgalara dalışlarını görecektin.
Yanı başımdan geçerdi insan grupları ve kalabalıklar kahkahalarına karışırdı, martıların sevinç çığlıkları, bir başkaydı karşımda duran adaların ihtişamlı görünüşü…
İnan ki bir dünya kurmuştum insan ve doğa sevincinden hatırlar mısın? Dostça karşılaşmıştık bu sahilde, o günü tekrar yaşamak geldi içimden o sınırsız güzelliklerde…
Yaşamın acımasızlıkları kadar güzellikleri de çoktur, can dost! Ne arasın kin, nefret, yokluk ve yaşanan savaşlar! Kim düşünebilir bu acıları, doğanın görkemli dünyasında?
Yaşamın tüm nimetlerini dostça ve kardeşçe paylaşmak varken, mide boşluklarını doldurmak uğruna birbirini boğazlayan insanları düşündükçe içimden acımak geliyor. Hele tüm insanı değerlerin kişisel çıkarların gölgesinde kaybolması, sevgiyle kucaklamaya çalıştığımız bu güzelim dünya için, büyük bir olumsuzluk değil midir? Yaşamı bağrında taşıyan ve onun güzelliklerinden faydalanmaya çalıştığımız bu doğanın kirlenmesine ve tahrip edilmesine, toplumun büyük bir kısmının seyirci ve duyarsız kalmasına çok üzülüyorum. Biliyorsun insan doğar, yaşar ve ölür. İnsan, yaşamında her zaman tutarlı ve karşılıklı saygı temeline dayalı bağlılıklar geliştirmeli ve bu temelde barış, sevgi, dostluk ve kardeşlik kavramlarını bir yaşam biçimi haline getirmeli...
Seninle hep bunu benimsedik, gittiğimiz her yerde, tanıştığımız her insanla bunu ifade ettik ve davranışlarımızla da kanıtladık...
Seninle her zaman ikiyüzlülüğün, çıkarcı mantığın ve günü kurtarma adına hareket eden kişiliklerin karşısında olduk.
Dostluğumuzu güzel bir sevdaya dönüştürdük, gün oldu aynı beyin, aynı kişilik olduk. Yüreğimizi güzellikler adına birbirine kattık.
Biz düşüncelerimizle yaşamımızı sorgulayarak, doğruyu bulma adına çalıştık ve böyle bir yaşam biçimi gerçekleştirdik...
Güven ve hoşgörü, bence sevgiye giden yolda, en değerli basamaklardır. Güzelliğin içinde sevgi, merhamet ve incelik taşıyan yaklaşımların var olması, bizim için vazgeçilmez en insani değerlerdir...
Bu değerleri, sonsuza dek koruyabilmenin yolu da, karşılıklı güven ve saygı temelinde gelişen insan ilişkilerinden geçer...
Sayesinde herkesin nefes alıp verdiği bu güzelim doğayı, hep birlikte korumak ve kollamak dileğiyle kalın sağlıcakla…
Kayıt Tarihi : 9.2.2009 22:12:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Zafer Yakut](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/02/09/netockaya-mektuplar-1.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!