Neşter yarası yemiş ruh…
Güne gören gözler,
Yol ver;
Ruha gözlerinden çıksın,
Özlemleri var…
İçine sığmayan çocuk,
Yürek bir çağlayan şelale,
Tenin tene;
Merhem misali ihtiyacı var…
Yalnızlık dediğin nedir ki,
Seni yokluğunda bile,
Bir bedende;
Yaşar olmuş iki kişilik…
İlk hissin ardından,
İlk dokunuşundu bakışın,
İlk filizdi;
Topraktan yüze çıkan…
Söz ilkin başlangıcı,
Söz inancın kadim bilgesi,
Sözdür mührü duygunun…
Şimdilerde bir suskunluk,
Dinginliğin ardı neye delalet,
Üşürken ateşler içinde terlemek,
Ardından ateşte yanıp korlaşmak,
Kor olup küllenmek,
Hep yeniden doğar mı sanırsın küllerinden…
Şimdilerde;
Karşıdan serin rüzgâr esiyor,
Götürüyor sanırsın acısını,
Yürek yeniden sever diye beklersin…
Oysa
Ruhtur canın özü,
Bir kere neşter yarası yemeye gör,
Neşter izi;
Geçmez bilmez misin?
Sus, dinle
Bak, algıla
Özümse, bir kerecik
Dokunma, çek ellerini
Neşter yarası;
Dağlanmaz bilmez misin?
Mehmet Aydemir 04.10.2015 saat 23:43
Kayıt Tarihi : 5.10.2015 11:08:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
bazen an gelir; geçmiş sana kendini hatırlatır....
Ruhtur canın özü,
Bir kere neşter yarası yemeye gör,
Neşter izi;
Geçmez bilmez misin?
Sus, dinle
Bak, algıla
Özümse, bir kerecik
Dokunma, çek ellerini
Neşter yarası; '
Neşter yarası, geçmez elbet geçmez. Kutlarım bu güzel şiiri ve sizi. Hoşça kalın.
Mesut Özbek
TÜM YORUMLAR (13)