Bir zaman geldi
Herkese geldi
Bana da uğradı
Bir gıdım aşk
Cesaret verdi
Güç,neşe ve niceleri...
..
İşte karşındayım her hücrem mahkum.
Laf-ı güzaf birkaç söz..şeytanca şahit!
Ne mutlu sana ki ol makamı cellâdım,
Karanlıkta acımadan EZ beni………….
İlmik bana ferman bana… zevk sana,
Kem söz sana har dil sana suç bana,
..
Nemlenmiş gözlerini sil artık mendilinle
Kalbindeki sızıyı dindir be anneciğim
Bu gurbet vadisinde yaşıyordum sevginle
O pür-neşe ahvalim şimdi sır anneciğim
Esaret zincirini atamadım boynumdan
Buz gibi soğuk terler eksilmedi alnımdan
..
Hele başını okşa gör yetimi öksüzü,
Neşe ile sevinçle nasıl gülüyor yüzü
Hasret kaldığı şeydir bir ömür arayıp ta
Her dilden beklediği bir kaç çift tatlı sözü.
En büyük yetim öksüz en büyük yük sırtında
Âlemlere efendi o da bunun farkında
..
Bir bayram sabahı olsun
İçindeki çocuğun sesini dinle
Bırak kinlerin, küskünlüklerin solsun
Sesin neşesinde hüzünlü gönüller coşsun...
Gözünü açmakla kapamak arası hayat
Bitmez insan oğlunda kavga ne bayat
..
Hem gülerim hem ağlarım
Ne ararım ne sorarım
Ne de seni hep anarım
Sen gittiğin günden beri
Bazen neşe bazen tasa
..
Hatırlamazsın beni,ben bir tahta sıra
birde oturacak çakılarla isimler kazınmış
sen annenin elinde ağlayarak gelmiştin
ilk gün salya sümük iliştin kenarıma
ilk arkadaşınla tanıştın benim yanımda
sevdin beni dostundum sırdaşındım
sevgi doluydu için kıpır kıpır mutluydun
..
Dünyadaki en güzel duygu nedir diye sorsalar
Aşk derdim hiç düşünmeden.
En tatlı şey
Bal derdim tereddütsüz.
İnsanın neşe kaynağı
Kendisidir diye düşünürdüm hep
Çoook yanılmışım çook.....
..
ŞANLI BAYRAĞIM
Şehitler kanından/ oluşmuş rengin
Arasam bulunmaz/ dünyada dengin
İstiklal uğruna/ başladı cengin
Uğruna fedadır/ bu gençlik çağım
..
T-muzë e-036 - Arnavutca
A e dini...
I bie...
A jeni e mik...
Së pari, më thoni...
..
Sen yoksun kıyamet,kopar içimde
Ben artık yanında,olmayacağım
Sen gülüp oynarken, neşe içinde
Bense bu hayatta, olmayacağım
Resmini karşıma, son kez koyarken
Hayaline bakıp,bakıp doyarken
..
Feriha hanım ağır bir ameliyat geçirmişti. Yoğun bakımdan çıktıktan sonra normal odada fazla kalmak istememişti. Doktora rica etti.
- Söz veriyorum kendime dikkat edeceğim ilaçlarımı muntazam alacağım. Kontrollerime düzenli geleceğim.
Onun bir oğlu br kızı vardı.Oğlu dördüncü sınıfta; çalışkan sevimli,cin gibi çocuktu. Hemde çok sosyal bir çocuktu. Yaşına rağmen annesine yardımcı olmaya çalışıyordu, kardeşini koruyp kolluyordu.
Akşamdan beri düşünüyor annesine bir türlü söyleyememişti. Çünkü annesi çok bitkin ve yorgundu. annesi, kardeşi ve kendisi yanlız kalmasın diye hastaneden erken çıkmıştı.Ömer, öğleden sonra okula gidiyordu. O nedenle sabahı bekledi. Kahvalı yaptıktan sonra, Annesinin yanına oturdu.
- Bugün nasılsın anne! Diye sordu
- Sağol canım iyiyim
- Sen nasılsın iyimisin yavrum, derslerin nasıl? Dedi.
..
baba bana hayat ver
baba bana neşe ver
hayatıma yardım edip
bana geleceğimi ver
güneş gibi doğarsın
yamaçlarda batarsın
..
Benziyorsunuz güneşe,
Evimize getirdiniz neşe,
Kalmadı bizde endişe,
……………………………………..
Şiirin devamı... şairinşiirleri 3 isimli kitapta...
..
Bahar geldi canlandı.
Toprak ana gebedir.
Doğacak yep yeni ufuklar,
Etrafa ışık saçaçak.
Baharda koyun kuzu
Kuş sesleri dolacak
..
Sevinin çocuklar sevinin
Bugün bayramımız var
Dilimizde şiir elimizde bayrak
Atamıza gönül borcumuz var.
Asılsın her tarafa bayraklar
Şenlensin bütün sokaklar
..
Bulutsuzdur hep apaydın gözlerim
Tatlandırır yanakları sözlerim
Bilmez kimseler içimde gizliyi
Neşe içinde neşemi özlerim...
Gülmek bir alışkanlık çocukluktan
Hep tatlı kahkahalar içindeyim
..
Herzaman bilmediğin bi diğer boyut hep vardır. Örneğin şafak söktüğü sıralarda karanlıkla aydınlığın boğuştuğu anlar vardır. Bu muhteşem görüntü seyredip mest olduğumuz çeşitli renklere bular hep gökyüzünü. En son yenilen karanlık,kızıl kanlarını bırakarak gökyüzüne cekilir gider. Zaferini kutlayan günışığı,güneşin ışıklarını yüzlerimize vurup sevinç doldurur çoğu kez içimizi..
Sonra gün rehavete kapılırda geceyi yenmenin zafer sarhoşluğunu üstünden atamaz ya..İşde o en zayıf anında öyle uykulu gözlerle rengi solduğunda gündüzün, Gece karanlıklarını hızla salar üzerine gündüzün. Ve Şafakla geceyi yenip karanlıkları söküp atan günışığı, güçlenerek geriye dönmüş karanlıklara karşı mucadelesini sürdürür ama nafile. Bu seferde gökyüzü Günışığının kanları ile Al al olurda karanlık hızla sarar gökyüzünü hırslıca.
Ve yenilgilerin ve zaferlerin kanla reklendiği bu dünyada herşey modellenmiştir bu gökyüzündeki savaşlardan ve mücadeleden.
Ama gecede hep kalmış bir grup yıldız vardır ya? Hani hiç ışığını kaybetmeyen.. İşde hep yıldızlar gibi sayıları bilinmeyen ama ışığını kaybetmemiş birileri hep vardır. Ve bunlar toplumun güneşli günlerinde değil, hep en karanlık günlerinde farklarına varılırlar. Varlıkları neşe verir. Ve onlar hep gündüzün geleceğinin umutlarını anlatırlar.Bazen kelimelerde bütünleşmiş anlamlarla.. Bazende bir şiir olur akarlar gökden taa yüreğimize..Birde bir ay vardırki bizim yaşama umudumuzdur. Hiç sönmez. Söndüğünü düşündüğümüz anda,aslında sönen ay değildir. Bizim gözlerimiz kapanmış ve bu hayattan uzaklaşma süreci hızla başlamıştır.Bitiş süreci..Bu rakamlarla ifade edilen yaşla ilgli değil Yaşanmışlık yaşı ile ilgilidir belkide.. Kimbilir..
..
Benim çoçukluk arkadaşım,
Bir Neşe vardı.
Okulda beraber tanıdığımız,
Bir Ulaş vardı.
Ve birde Yusuf Kemal Çetin,
Ben vardım.
Ulaş en iyi dostumdu.
..
KİŞİLER
ABİDİN DİNGO – Mutluluk Müdürü
MESUT – Mutluluk Müdür Yardımcısı
MUTLU – Mutluluk Müdür Yardımcısı
BAHTİYAR – Mutluluk Müdür Yardımcısı
NEŞE – Mutluluk Uzmanı
..