İnsanın ömrü
Dünü yaşamış,
Bugünü yaşıyordur
Bu fani dünyada
Belli değildir yarını..
Her gün başkadır,
Yürekteki yangınım...
Rüzgarın kırmasın dalımı,
Dökmesin yaprağımı...
Yanık sevda türküsü,
Dudaklarımda...
Bazen yağmur,
Bazen rüzgarım,
Gün oldu güneş oldum.
Yıldızları topladım avuçlarıma,
Sihirli sözlerde uçurdum dostlarıma...
Sonu olmayan yolun
Yorgun yolcusuyum,
Güneşi çoktan batan
Gönül bağımda,
Solmuş güllerim...
Her yeni günün
Kimsesizlik,
Sensizlikmiş anneci'ğim
Yokluğun yalnızlık...
Yalnızlık,
Sensizlikmiş anneci'ğim
Yokluğun kimsesizlik...
Ümitlerin tükendiğini hissettiğimde,
Ağlarken içten gizlice...
Yar tutar ellerimden...
Gökyüzünde yıldız olurum, doğan...
Her günü hüzünlerde yaşarken,
Bir odanın küçücük penceresinden,
Durmadan yollara baktım,göz kapaklarımı indirmeden,
Bir yeşile dalıyorum, bir maviden çıkıyorum,
Güçsüz parmaklarımda ellerim boş...
Kızgın güneş altında, su arayan yalnız insanım,
Serabı su zanneden, garip bir yolcuyum...
Bak gelip geçiyor ömür,
Neyin var bu dünyada deseler bana,
Sonbaharda yapraklarını döken ağaç misali,
Kocaman hiçlik ve yalnızlık...
Sonrası yine de, dudaklarımda gülücük...
Ve mutluluk...
Yağmur ne tasasız yağıyorsun,
Her damlanda iner yüreğime hüzün,
Kara bulutlar ile, içini dökerken,
Gözlerimde buğun...
Bir ben sana hasret,geldiğin yerlerde düşlerim kaldı...
Uzadıkça uzuyorsun,ufku kapalı yollarda,
Yürekte sevgi azalınca taşıyamaz o yürek seni...
Savrulursun rüzgârın önünde,
Önemsenmez içinde tutuşan, düşüncelerin
Solarsın günbegün, düşte kalır hayallerin
Her şey hayatın akışına bırakılır…
Sevginin sihri yıkanır,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!