Nergis Çiçeği Şiiri - Osman Akçay

Osman Akçay
681

ŞİİR


384

TAKİPÇİ

Nergis Çiçeği

Ahmet Kara'ya ithafen

Serpilince rengin beyaz ve sarı
Yüreğim hissetti gelen baharı
Bahtiyar gönlümü attım dışarı
Neşe huzur saçan nergis çiçeği

Rayihan yayılıp kaplarken arşı
Dayanırsın bunca soğuğa karşı
Çiçekler kıskansın karışsın çarşı
Lodos ile uçan nergis çiçeği

Hüsnün gözlerime sanki ciladır
Yaydığın kokular miskten evladır
Zehrin kendin için neden beladır?
Can evimde açan nergis çiçeği

Yaprağı soğana söyle yapışık!
Duydum da öykünü, kafam karışık
Olur mu bir çiçek kendine âşık?
Bozulmasın façan nergis çiçeği

Arılar özünden nektarın yalar
Kendini beğenen gaflete dalar
Azrail senin de kapını çalar
Tutuşmasın paçan nergis çiçeği

İman şartı gibi altışar adet
Taç yaprağın daim eder şehadet
Bulurum yanında bil ki saadet
Tefekkürü açan nergis çiçeği

Seğmenoğlu söyle nesi olağan?
Bunca güzelliği saklarken soğan
Anne şefkatinde bir yenidoğan
Her hücreme kaçan nergis çiçeği

Seğmenoğlu (Dr.Osman Akçay)

Osman Akçay
Kayıt Tarihi : 3.3.2022 13:27:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Bu şiir, DergiZan'da Eylül 2023 tarihinde yer almıştır. Bu şiir, Kasım 2024 tarihinde Gece Kitaplığı'nda yayımlanan Gönül Köprüsü Şiir Antolojisi kitabında yer almıştır. Şiirimde geçen; ‘Duydum da öykünü, kafam karışık Olur mu bir çiçek kendine âşık? dizelerinde geçen hikâyeyi detaylı olarak açıklamak istedim. ‘Efsaneye göre Narkissos, dünyanın en yakışıklı erkeğiymiş. Onu bir defa gören dillere destan güzelliği karşısında büyülenip ne yapacağını bilemezmiş. Onu tanıyan her kız ona delilercesine âşıkmış. Fakat Narkissos hiçbirine yüz vermiyor, hiçbirini kendine layık görmüyormuş. Dağlarda ve mağaralarda yaşayan güzeller güzeli Ekho da Narkissos’un bu şanından haberdarmış. Fakat onu bir kere bile görmemiş. Hiç ummadığı anda bir gün Narkissos ile karşılaşmış. O da tıpkı diğer kızlar gibi ilk görüşte Narkissos’a âşık olmuş. Günlerce ona kendini göstermeden çevresinde deli divane dolanmış. En sonunda dayanamayarak aşkını ilan etmeye karar vermiş. Fakat Ekho konuşamıyormuş. O sadece kendisine söylenen sözleri tekrar ederek düşüncelerini dile getirebiliyormuş. Eğer Narkissos beni gördüğünde bana güzel sözler söylerse ben de onları tekrar ederek ona olan aşkımı dile getirebilirim diye düşünmüş. Ve cesaretini toplayarak Narkissos’un karşısına çıkmaya karar vermiş. Narkissos bir gün gezerken bir mağaraya gelmiş ve “Kimse var mı burada?” diye seslenmiş. Bunu duyan Ekho hemen söylediği son kelimeyi tekrarlayarak “Burada.” diye cevap vermiş. Narkissos sesin sahibini merak ederek onu yanına çağırmış. Ekho, gizlendiği kayalıkların arkasından çıkarak kendini göstermiş. Narkissos, Ekho’nun güzelliği karşısında tepkisiz kalmış ve tıpkı diğer kızlara yaptığı gibi ona da yüz vermemiş. Bunu gören Ekho üzüntüsünden ne yapacağını bilemez halde oradan uzaklaşmış. Aşkından ne yemek yemiş, ne bir damla su içmiş. Günleri bu şekilde geçmiş. En sonunda eriyip gitmiş. Kendisinden geriye sadece sesi kalmış. Ne zaman birisi dağlara, taşlara doğru seslense tekrar etmiş. Acısını başkalarının sesiyle dile getirmiş. Kendisini bu hale getiren Narkissos için de “O da benim gibi sevsin ve o da benim gibi kavuşamasın.” diye ah etmiş. Narkissos bir gün ormanda dolaşırken susamış. Etrafta su aramaya başlamış. Nihayet suyun sesini takip ederek berrak bir pınarın yanına gelmiş. Tam suyu içmek üzere pınara eğildiğinde sudaki yansımasını görmüş. Kendi güzelliğine o kadar hayran kalmış ki gözlerini yansımasından ayıramamış. Günlerini kendi yansımasına hayran hayran bakarak geçirmiş. Elini uzatmış dokunamamış, seslenmiş cevap alamamış. Çaresizce kendi yansımasına ulaşmaya çalışmış. Narsistliğiyle dillere destan olan Narkissos en sonunda kendisine âşık olmuş. Tıpkı Ekho’nun ah ettiği gibi sevmiş ama kavuşamamış. Öyle sevmiş ki kalbi en sonunda aşkına dayanamamış. Yansımasını seyrettiği yerde üzüntüler içinde ölmüş. Narkissos’u bilen, duyan herkes onu konuşur olmuş. Öldüğünü biliyorlarmış ama cesedini ne bir gören ne de bir duyan varmış. Merakla yansımasını seyrettiği yere gitmişler. Öldüğü gün tam da yansımasını seyrettiği yerde mis kokulu bir çiçek açmış. Herkes o çiçeği Narkissos bilmiş, öyle seslenmiş. Böylece o muhteşem çiçek olan nergis imkânsız aşkın, sevip de kavuşamamanın ve kendi ölümüne yol açabilecek kadar güzel olmanın sembolü olmuş. Elbette zaman zaman narsistliği ima etmek için alanlar olsa da genellikle derin anlamlar içeren bir aşkın elçiliğini yapmıştır. Sözlerin ve gözlerin dile getirmekten çekindiği duyguların bir nebze de olsa tercümanı olmuştur.’

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Sakin Karakaş
    Sakin Karakaş

    Üstadım kaleminize, yüreğinize ve yazan ellerinize sağlık.

    Tebrik ederim.

    Sağlıcakla

    Cevap Yaz
  • Mehmet Tevfik Eltas
    Mehmet Tevfik Eltas

    Tebrik ederim Üstadım,
    Yüreğinize emeğinize kaleminize sağlık.
    Sağlıcakla şen ve esen kalınız.
    En içten selam ve saygılarımla

    Cevap Yaz
  • Hayrullah Değerli
    Hayrullah Değerli

    Yüreğine sağlık hocam tebrik eder hayırlı çalışmalar dilerim Allah’a emanet olunuz esen kalınız

    Cevap Yaz
  • Osman Akçay
    Osman Akçay

    Şiirimden alıntılanan köşe yazısını şiirimin yorum kısmına eklemek istedim.

    https://www.10dergi.com/bir-demet-nergis-ve-hazin-hik-yesi

    Prof. Dr. Fatih SATIL
    Balıkesir Üniversitesi Bitki Bilimci

    Bazen hayatın koşuşturması içerisinde hızla yol alırken birden burnunuza hoş ve etkileyici bir koku gelir. Dönüp kokunun nereden geldiğini ararsınız. Bir de bakarsınız ki köşe başında bir çiçekçinin önündeki leğenlerde beyazlı, sarılı çiçekler. İşte o zaman anlarsınız ki bu bir nergis kokusudur.

    Bu neşeli çiçekler, daha ilkbahar gelmeden donmuş toprağı kıran ilk çiçekler arasındadır. Yaklaşan ilkbaharın ilk habercisi olan bu çiçekler, kış donlarının sonsuza dek sürmeyeceğini bize hatırlatıyor.

    Nergis çiçeği; saf beyaz ve sarı karışımlı taç yapraklarıyla ve güzel kokusuyla dikkatleri çeken soğanlı bir bitkidir. Yaprakları, uzun ince bir şerit şeklinde olup mavimsi yeşil renktedir. Bu güzel görünümlü ve mis kokulu çiçekler, özellikle şubat-mart aylarında ev ve işyerlerimizde masalarımızı süslerler.

    Nergis çiçekleri güzelliği kadar şifalı özelliğiyle de ön plana çıkar. Bazı kaynaklarda, Nergis çiçeklerinden elde edilen uçucu yağ günde 5-6 defa koklanırsa baş ağrılarına ve sara hastalığına iyi geldiği bildirilmektedir. Ayrıca Nergis soğanından elde edilen galanthamin alkoloidinin, Alzheimer tedavisinde kimyasal ilaçlara nazaran daha etkili olduğuna dair bilimsel çalışmalar bulunmaktadır. Bu arada aman dikkat Nergis soğanları zehirlidir. Bu tedavide direkt soğanlar değil de bitkinin soğanından elde edilen bir etken madde ilaç olarak kullanılmıştır.

    Nergis çiçeğinin hazin bir mitolojik öyküsü vardır. Nergis çiçeğinin bilimsel adı: “Narcissus”tur, bu ismini mitolojik kahraman “Narcissos (Narkisos)” tan almıştır. Öykü kısaca şöyle: “Narcissos, dünyanın en yakışıklı erkeğidir. Bu güzel ve yakışıklı erkeğe civarda yaşayan tüm kızlar, hatta periler bile âşıktır. Fakat kendini beğenmiş Narcisos, kimsenin bu aşkına karşılık vermez. Bunun üzerine aşkına karşılık bulamayanlar “Başkalarını sevemesin sadece kendisini sevsin” diyerek beddua ederler. Günlerden bir gün Narcisos, göle su içmeye iner. Su içmek için göle eğildiğinde, sudan yansıyan kendi yüzü ve vücudunun güzelliğini görür. Daha önce fark edemediği bu güzellik karşısında adeta büyülenir ve yerinden kalkamaz. O ana dek kimseyi sevmediği kadar sevmiştir kendi görüntüsünü. Bu seyirden kendisini bir türlü alamayan Narcisos, ne su içebilir ne de yemek yiyebilir, gitgide hissizleşir, günden güne erimeye başlar ve orada sadece kendini seyrederek ömrünü tüketir. Sonunda dünya yaşamına gözlerini yumar ve bulunduğu yere kök salarak açılmış bir çiçeğe dönüşür. Bu çiçek, güneş gibi, sarı göbekli, beyaz çiçekli, çevresine güzel kokular yayan bir çiçektir.”

    İşte bu hikâyeden midir nedir bilinmez ama o günden bu yana Nergis kendini beğenmişliğin sembolü sayılır. Psikolojide de “kendini beğenme” dürtüsüne “narsizm” denir; bu deyiş de yine bu efsaneden gelmektedir. Aslında Nergis çiçeği aşk konusunda adını aldığı Narcisos gibi değildir; sevildi mi o da verir sevgisini, en güzel çiçeklerini ve kokusunu. Çok fazla bir şey istemez, elindeki ile yetinmeyi bilir. Zor şartlarda bile açar güzel çiçeklerini. Asla narsist değildir.

    Balıkesir ve Nergis Çiçeği

    Balıkesir’in de Nergis çiçeği ile yakın bir ilişkisi vardır aslında. Balıkesir’in adaları ile ünlü Ayvalık ilçesinin, şekline göre; “Hasır” veya “Tavuk”, bitki örtüsünün rengine göre “Kara”, bitki örtüsü olmaması nedeniyle “Çıplak Ada” gibi farklı isimler verilmiş onlarca adası vardır. İşte bu adalardan birine de mis kokulu Nergis çiçeklerinin yetişmesinden dolayı “Çiçek Adası” adı verilmiştir. Belki de bundan dolayıdır ki; Ayvalık Adaları’na Osmanlı Dönemi’nde de Rumlar tarafından “Güzel Kokulu Adalar” anlamına gelen "Moschonisia (Moshonisi)" denildiği tarihi kayıtlarda geçmektedir.

    Balıkesirliler, bu narin çiçeğin kadir kıymetini bilemeseler de İzmir, Karaburun sahip çıkmış bu güzelliğe. Karaburun Belediyesi, 2018’den beri her kış Nergis Festivali düzenliyor. Yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çeken ve renkli görüntülerle dolu bu festivalde yerel üreticiler kendi yetiştirdikleri nergisleri ve diğer yerel ürünlerini tanıtıp satıyorlar. Ne diyelim, darısı Balıkesirlilere olsun.

    Yazıma Dr. Osman Akçay’ın Nergis Çiçeği adlı şiirinin bir dizesi ile son vermek istiyorum:

    “Serpilince rengin beyaz ve sarı
    Yüreğim hissetti gelen baharı
    Bahtiyar gönlümü attım dışarı
    Neşe huzur saçan nergis çiçeği”

    Cevap Yaz
  • Osman Akçay
    Osman Akçay

    Sayfama uğrayıp şiirime yorum bırakan değerli Elisa Elis'e yürekten teşekkür eder, saygılarımı sunarım. Gerçekten de şiirimden bir profesörümüz alıntı yapmış. Bilgi verdiğiniz için teşekkür ederim.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (30)